HABER 50. Sayı (Eylül Ekim 2004)

Ziyaretimiz sırasında fabrikalarının TS-EN-ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistem Belgesi’ne hak kazandığı haberini alan Sincan Styropor ve Plastik San. ve Tic. A.Ş. Yönetim
Kurulu Başkanı Yavuz Öner, ısı yalıtım sektöründe son on yılda bir çok gelişmenin yaşandığını, İZODER ile PÜD’ün bu süreçte kurulmasının ve bir yalıtım basınının olmasının sektör için çok büyük bir şans olduğunu ifade etti...

Sincan Styropor ve Plastik Sanayi ve Tic. A. Ş.’ye Türk Standartları Enstitüsü tarafından (K-Q TSE-ISO-EN 9000) TS-EN-ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistem Belgesi verildi. Sincan Styropor’u Ankara’daki merkezini ziyaretimiz sırasında bu haberi alan yönetim kurulu başkanı Yavuz Öner konuyla ilgili olarak "TS-EN-ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistem Belgesi’nin verilmesi sonucu fabrikamız daha da güçlü hale geldi. EPS ısı yalıtım fabrikamız günümüzün en ileri EPS teknolojisiyle 900 m3/gün EPS ısı yalıtım levhası ve ambalaj ürün kapasitesine sahip. Büyük hedeflerimizden bir başkası olan ve TSE tarafından mayıs 2004 tarihinde uygulamaya konulan TS-7316-EN-13163 (EPS) Polistren Sert Köpük Avrupa standartının öngördüğü şart ve prosedürleri tamamlayarak bu belge için de TSE’ye resmen başvuru yaptık.

Kısa dönem içinde Avrupa standardı belgemizin verilmesi ile bu çalışmamızın daha da başarıya ulaşacağını tahmin ediyoruz. Her zaman olduğu gibi 24 saat kesintisiz çalışan laboratuvarımızda ürünlerini kalite kontrolünden geçiren fabrikamız şimdiye kadar olduğu gibi bundan böyle de müşterilerimizin hizmetinde olacaktır" şeklinde konuştu.

Önümüzdeki yıl faaliyete geçecek ikinci fabrikanın da müjdesini veren Öner, ısı yalıtımın dünyada ve Türkiye’de yükselen bir trend olduğunu belirterek, "Bundan beş yıl öncesine kıyasla çok yol kat ettik. PÜD ve İZODER’in girişimleri halkın bilinçlendirilmesi konusunda bir hayli etkili oldu.

Basın sektörü olmasaydı reel sektörün bu bilinci bu noktalara getirmesi de çok zor olurdu. Isı yalıtımı sadece enerji tasarrufu değil, birçok parametresi olan bir sistem; insan sağlığı ve konforu, bina sağlığı, çevre... Avrupa standartlarının da devreye girmesiyle ısı yalıtım dalında trend daha da yükselmeye devam edecek" ifadelerini kullandı.

Bu konjonktüre saygı göstermeliyiz!..

Isı yalıtım sektöründe son on yılda bir çok gelişmenin yaşandığını vurgulayan Öner, İZODER ve PÜD’ün bu süreçte kurulmasının ve bir yalıtım basınının olmasının sektör için bir şans olduğunu ve İZODER ve PÜD’ün yoğun çalışmalarıyla Türkiye’de çözülemez ve tabu olmuş standartların çözüldüğünü vurguladı. Öner, "Sektörde hızlı bir gelişim var. Birtakım aksaklıklar da önümüzdeki yıllarda düzelecektir. Herkesin sakin olması gerekiyor. Türkiye, Avrupa uyum mevzuatlarında da çok büyük ilerlemeler kaydetti. Türkiye’de ısı yalıtımı sektöründeki çoğu firma Avrupa standartlarına döndü. Bu standartlar çok önemli. TS 825’in çıkması çok önemli... Bunlar küçümsenecek şeyler değil. EPS olarak standardımız olan TS 7316-EN 13163 ise tamamen Avrupa standardının Türkçeleştirilmişi. Artık EPS sektöründe her fabrikada mutlaka teknik eleman çalıştırılmalı ve fabrikalar kendilerini teknik yönden donatmalı. Mutlaka İSO kapsamında çalışmalı ve standartlara uyum göstermeli. Bu konjonktüre saygı göstermeliyiz" şeklinde konuştu.

En büyük ‘idealim’ İZODER ve PÜD’ün sırt sırta vererek sinerji üretmesi...

Öner ayrıca, "En büyük idealim ve hayalim İZODER ile PÜD’ün sırt sırta vermesi. Bunun önünde bir engel yok, bu sadece bir zaman sorunu. Belki de buna yeterli zaman ayıramıyoruz. İki dernek de ülkeye hizmet ediyor, iki derneğin de sektöre ciddi katkıları var. İZODER’in PÜD’ü kötülemesi, PÜD’ün İZODER’i kötülemesi kazanımların kaybedilmesine neden olabilir. Yalıtım zaten bir bütün; bir binada mutlaka camyünü, kayayünü, EPS ve XPS kullanılıyor... Yani tek başına bir binanın EPS ile veya XPS ile ya da camyünüyle yalıtılması ne kadar bilimsel olur, bunu zaten söylemeye gerek bile görmüyorum. Her sektör içerisinde bir dayanışma olmalı, ‘benim rakibim yaşamasın’ zihniyeti ortadan kalksın. Sonuçta sanayileşmede sıkıntısı olan bir ülkede sanayiciler birbirlerine bu şekilde davranırlarsa zarar gören hepimiz oluruz. Ortak projeler üretilmeli ve ortak akıl kullanılmalı. Asıl yapmamız gereken yalıtım konusunda tabana inmek. Onun için de öncelikle ortak bir dil kullanmamız lazım. Eğer müşteriye ‘EPS güzel, diğerleri kötü’ dersek biz vatandaşın kafasını iyice karıştırırız. Vatandaşın bilinçlenmesi çok önemli. Zorunlu standartlarımız var. Ama bu tek başına yetmez, yalıtım konusunda sonuçta bütçe yapan ise sade vatandaş. Vatandaş yeteri kadar bilinçlendirilmemişse hangisi daha ucuzsa onu alıyor. İkinci hayalim ise ürettiğimiz ürünleri yurtdışına ihraç etmek." dedi.

Öner, devletin geçmiş on yılda her türlü çabayı gösterdiğini ve Enerji Bakanlığı, Bayındırlık Bakanlığı, TSE ve EİEİ gibi kuruluşların da yalıtımın önemini fark ettiklerini sözlerine ekledi.