
|
Işıklar Yapı Ürünleri Genel Müdürü Özgür Üzeltürk: 'Ekoklinker'in İkinci Üretim Hattını Devreye Alıyoruz'![]()
Önümüzdeki aylarda Ekoklinkler’in ikinci üretim hattının devreye alınacağı bilgisini paylaşan Işıklar Yapı Ürünleri Genel Müdürü Özgür Üzeltürk, Ekoklinker’e oldukça yüksek bir talep olduğunu dile getiriyor... Diğer taraftan kuruluş çalışmaları süren CEPHEDER ile ilgili bilgileri de aktaran Üzeltürk, “Sadece cepheyle ilgili çalışacak bir derneğin eksikliği hissediliyordu. CEPHEDER’in bu kapsamda kuruluşu için çaba sarf ediyoruz. Derneğin yapı kabuğuyla ilgili önemli faaliyetler göstereceğini, hem estetik yön, hem de konfor, güvenlik ve sağlıkla ilgili unsurları gündeme taşıyacağına inanıyoruz” ifadelerini kullanıyor. YALITIM: Işıklar olarak 2017’yi nasıl geçirdiniz ve 2018 yılına nasıl başladınız? 2018 ile ilgili beklentileriniz, planlarınız nelerdir? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: 2017 yılını şirket olarak oldukça başarılı geçirdik. Tüm ürün gruplarımızda beklentilerimizin üzerinde bir satış gerçekleştirdik. 2017, Ekoklinker ürün grubumuza çok yoğunlaştığımız bir yıl oldu. Ekoklinker’in gördüğü yoğun talep, yatırım planlarımızı da hızlandırdı. Ürünün kullanıldığı şantiye sayısı yüzü aştı ve gelen olumlu yorumlar bizi çok sevindiriyor. Önümüzdeki aylarda Bartın’daki fabrikamızda Ekoklinker’in ikinci üretim hattını devreye alacağız. 2018 de oldukça güzel başladı. Bunda tabii ki havaların iyi olmasının da etkisi oldu. Şantiyelerde iklimsel sıkıntılar yaşanmadan işlere sorunsuz bir şekilde devam edilebiliyor. Geçtiğimiz yıla oranla oldukça yüksek bir sevkiyat ve satış performansı yakaladık, 2018’e de umutla bakıyoruz. Türkiye genelinde bazı bölgelerde yapı stoğu doygunluk noktasına gelmiş olmasına rağmen ülke genelinde farklı bölgelerde inşaat sektörü hala hareketli ve canlı. YALITIM: Işıklar’ın son yıllardaki en önemli atılımı Ekoklinker ile oldu... Ekoklinler yapı sektörüne ne kattı ve neden tercih ediliyor? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: Ekoklinker’e talep gerçekten oldukça yüksek. Bunun birçok sebebi var. Fakat en önemli nedenlerden birinin, insanların konutlarında kendilerini güvende hissetmeleri olduğunu düşünüyorum. Ekoklinker’in vurguladığı kavramlar da zaten “Konfor” ve “Güvenlik”... İklim şartları ağırlaşıyor, deprem riski devam ediyor. Dolayısıyla bu olumsuzluklara karşı yapı kabuğunu sağlam bir malzemeyle oluşturmak gerekiyor; bu malzemenin de çevreci, doğa dostu olması önem kazanıyor. Ekoklinker bu özellikleri sağlıyor. Ayrıca yangın güvenliği açısından büyük avantajlara sahip. Ülkemizde bina yükseklikleri artmaya başladıkça beraberinde yangın güvenliği konusunda da bazı zafiyetler ortaya çıkmaya başladı. Ekoklinker, yanmaz bir malzeme olmasından ötürü yangın güvenliği anlamında da üstün avantajlara sahip. Ekoklinker’in bir avantajı da, yalıtım malzemesini içinde barındırması. Yani yalıtım malzemesi duvar kütlesinin içinde yer alıyor. Bu bağlamda Ekoklinker güvenlik anlamında konutlarda, kamu projelerinde oldukça kullanılıyor. Hammaddesi toprak olduğundan sağlık açısından da tercih ediliyor. Duvarların doğal malzemeyle örülmesi, iç mekan hava kalitesini de olumlu etkiliyor. Enerji tasarrufu anlamında Ekoklinker’in performansı ise oldukça iyi. U değerleri çok yüksek. Yeni üretimimiz olan 25 cm’lik Ekoklinker ile sadece Türkiye şartlarında değil, Almanya iklim şartlarında bile yeterlilik sağlayan yalıtım değerlerini elde ettik. Ses yalıtımı değerleri de çok başarılı. Pazar araştırmalarımızı yaparken zaten ses ile ilgili sorunların varlığı bizi ürün geliştirmede bayağı yönlendirmişti. Ar-Ge araştırmalarımızda ses, en önemli konumuzdu. Önümüzdeki aylarda gürültü yönetmeliği de yürürlüğe girdikten sonra binaların ses performansları talebinde ciddi değişiklikler olacak. Ekoklinker de bu gereksinimleri karşılayabilecek bir yapıya sahip. Zaten bugüne kadar komşu duvarlarında ve yatak odası duvarlarında Ekoklinker tercih eden çok sayıda proje oldu. Türkiye’nin önde gelen projeleri, komşu duvarlarında ve cephelerinde ürünlerimizi tercih ediyor. Ekoklinker, duvarın haricinde kolonların, kirişlerin de kaplandığı komple bir sistem. Hem duvarın kil olması, hem de kolon ve kiriş kapladığınız yüzeylerin kil olması çok büyük bir avantaj. Geleneksel sıvayla birlikte cephede, yani sıva ve kilin buluşmasını sağlayarak proje ömrü boyunca hava şartlarından etkilenmeyen, dış duvarlar oluşturuyorsunuz. Bu çok önemli. Ayrıca Ekoklinker’in dış yüzeyinde kanallar içe dönük, yani sıva sıkıştırıldığı zaman içeride kuruduktan sonra kilitleniyor, sadece yapışma mukavemeti değil, mekanik bağlantı da sağlanmış oluyor. Onun için çekme testlerimizde sıva, tuğla yüzeyinden kopmuyor, kendi içinden kopuyor. O kadar sağlam bir çekme mukavemeti uyguluyoruz. Ekoklinker, ses ve ısı için iki ayrı ürün grubundan oluşuyor. Ses için, metreküp ağırlığı 2.2 ton olan bir kesit kullanıyoruz; ki ses performansı için yoğunluk çok önemli. Isı yalıtımı içinse metreküp ağırlığını 1.6 tona kadar düşürüyoruz. Bunu da dünyada sayılı fabrika yapma kapasitesine sahip. Çok talep görmesinin sebeplerinden birisi de sağlam bir duvar oluşturması. Bazı farklı malzemelerle duvar örüldüğünde mutfak dolapları ağırlıklarından dolayı duvarlara bağlanamayabiliyor. Dış cephe uygulamalarında da sağlam, güven veren bir duvar çok önemli. Ekoklinker’de ikinci hattımızı devreye sokacağımız için kapasitemiz neredeyse iki katına çıkacak. Talep fazla, her geçen ay bir önceki aya göre satış grafiği yükseliyor. Çünkü bu tip duvarlara gerçekten ihtiyaç var. Konutların komşu duvarlarında sorun olduğu zaten belliydi. Ekoklinker bu soruna iyi ve ekonomik bir çözüm sağlıyor. Avrupa’daki duvar tipleri de bu yönde değişiyor. YALITIM: Maliyeti nasıl? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: Ekoklinker için en önemli özellik, yalıtımı bünyesine alarak, ilave bir yalıtım maliyeti çıkarmaması. Böyle karşılaştırdığınızda Türkiye’de çok önemli avantaj sağladığını görüyoruz. Yanı dıştan bir yalıtım yapacağınıza, Ekoklinker ile duvar ördüğünüzde maliyette yüzde 5 ile 35 arasında tasarruf sağlanabiliyor. Bu, önemli bir avantaj. Oldukça ekonomik. Ama bu ekonomikliğin yanında zaman da çok önemli tabii ki. Dıştan yapılacak yalıtım için harcanacak zaman yerine Ekoklinler kullanarak duvarı ördüğünüzde yalıtımı yapmış oluyorsunuz zaten. Ayrıca kolon ve kiriş kaplamalarına özel, taşyünü üzerine ince kil plakalarla bir detayımız var. Yani imalat süreci oldukça kısa. Otuz dairesi olan bir binada en az üç aylık bir zaman tasarrufu söz konusu oluyor. YALITIM: Ekoklinker’de dolgu malzemesi sadece taşyünü mü? Ayrıca Ekoklinkler markası altında kaç ürün bulunuyor? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: Şu an dolgu malzemesi olarak Knauf Insulation’ın mineral yününü kullanıyoruz. Dünyada farklı dolgu malzemeleri tercih edilse de bizim tercihimiz mineral yün oluyor. Mineral yün ile detayları kolay çözüyoruz. Ayrıca yanmazlığı da başka bir avantaj yaratıyor. Knauf Insulation, bize Ar-Ge çalışmalarımız sırasında da destek olmuştu. Ekoklinker’de ses ve ısı için iki ürün grubu var ama kendi içinde de ölçüler çok değişiyor. 10 cm, 12 cm, 15 cm, 19 cm, 20 cm ve 25 cm kalınlıkları mevcut. Farklı boyutlarda duvar kalınlığı yapmamız mümkün. Tüm testlerini de TSE’nin ve Yapı Ar-Ge’nin laboratuvarlarında yaptırıyoruz. YALITIM: CEPHEDER ile ilgili güncel gelişmeler nelerdir? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: Sektör temsilcisi olarak ve üretici olarak şikayet etme lüksümüz yok. Olumsuz gördüğümüz şeyleri düzeltmek için çalışmak zorundayız. Cephe sektöründe maalesef çok yanlış iş yapılıyor, hatalı detaylar öne çıkıyor, bazı güvenlik unsurları yok sayılıyor. Yapıda konfor, güvenlik ve sağlıklı başlığın yaratılması için yapacağımız çok şey olduğuna inanıyoruz. Firma olarak TUKDER ve ÇATIDER gibi derneklerde faal olarak görev alıyoruz. Fakat cepheye odaklanacak, sadece cepheyle ilgili çalışacak bir derneğin eksikliği hissediliyordu. CEPHEDER’in de bu kapsamda kuruluşu için çaba sarf ediyoruz. Bu derneğin yapı kabuğuyla ilgili önemli faaliyetler göstereceğini, hem estetik yön hem de konfor, güvenlik ve sağlıkla ilgili unsurları gündeme taşıyacağına inanıyoruz. CEPHEDER’in ayrıca pek çok önemli konuya parmak basacağını, akademik ve bilimsel tüm çalışmaları kendi çatısı altında toplayacağına inanıyoruz. Onun için de desteğimiz tam. CEPHEDER’in tüm malzeme üreticilerinin birarada çalışmasına imkan verebilecek bir dernek olması lazım. Türkiye’de dernekçilik denildiği zaman, belirli üretici gruplarının ürünlerini satmak için faaliyet gösterdiği alan gibi gözüküyor; buna şahsen karşıyım. Dernek çatısı altında cephe sektöründe faaliyet gösteren tüm malzeme üreticilerinin geleceğimize yön verecek yapıların, şehirlerin oluşturulması için ortak çalışması gerektiğine inanıyorum. CEPHEDER olarak tasarımcılara doğru malzeme kullanımı, doğru malzeme seçimi, malzemelerin farklı özelliklerini ve avantajlarını öğretmemiz gerekiyor. YALITIM: Yapı sektörü hakkındaki yorumlarınız nelerdir? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: Yapı sektörü lokomotif, Türkiye’nin büyümesine önemli katkı veren bir sektör. Şahsen inşaat sektörünün yavaşlayacağını hiç düşünmüyorum. Dönem dönem grafikler düşebilir, artabilir ama çok büyük bir dinamik yapı sektörü. Türk inşaat sektörünün sadece Türkiye’de değil, özellikle çevre ülkelerde, yurtdışında da çok önemli bir etkisi var. Bu ülkelerde faaliyet gösteren Türk müteahhitleri, projelerinde Türk markalarını kullanmak istiyorlar ve ürünlerimizin yurtdışına ihraç edilmesini sağlıyorlar. Bu önemli bir konu. Çevre ülkelerde yeni gelişen, savaşta olan, savaştan çıkan şehirler var. Ülkeler arası ilişkilerimiz iyileşiyor, bu iyileşme sonucunda da ticari ilişkilerin daha da artacağını, özellikle yapı sektöründeki ticari ilişkilerimizin artacağını düşünüyorum. 2018’den umutluyuz, 2019’da grafiğin yükseleceğini tahmin ediyoruz. Bazı şehirlerde yapı stoğu fazla olabilir ama konuta ülkemizin pek çok bölgesinde ihtiyaç var; ama tabii ki kaliteli ve doğru konutların üretilmesine ihtiyaç var. YALITIM: Tuğla ve kiremit pazarı nasıl gelişiyor? ÖZGÜR ÜZELTÜRK: Türkiye’de çatılar büyümüyor, büyümediği zaman kiremitte de beklenen alan artışı olmuyor. Fakat önümüzdeki dönemde hem kamuda hem özel sektörde yüksek binalardan çok, yatay bir büyüme planlaması var. O zaman çatı alanlarının artacağını düşünüyoruz. Özellikle kil kiremit piyasasının istediğimiz oranda büyüyemediğini söyleyebilirim. Işıklar olarak çatıda da sistemler sunuyoruz. Sadece kiremit değil, çatı sistemleriyle ilgili çalışmalar yürütüyoruz. Çatıların ısı performansı, ses performansı, uygulayıcıların eğitimleri vs. her şeyi bir bütünün parçaları olarak ele alıyoruz. Mesela yangın dayanımı oldukça yüksek bir örtü grubu yaptık ve tüm aksesuarlarını uluslararası standartta ürettiriyoruz. Dolayısıyla çatıda bir sistem olarak çalışıyoruz. Cephede ise tuğla kullanımında bir yükseliş var. Çok yüksek katlı binalarda bile cephelerde tuğla görüyoruz. Çünkü doğal ve kendini kanıtlamış bir malzeme. Talebi tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de artıyor. Bakım ve onarım gerekmediği için proje sayımız her geçen gün artıyor. Tasarımcıların da ilgi odağı ama trend büyük ölçekli, daha modern görünüşlü terra cottalara da gidiyor. Dekorasyon amaçlı kullanımlarda ise eskitilmiş görünümlü, el yapımı tuğlalar ön plana çıkıyor. Bu kapsamda Bartın ve çevresinde, kadın işgücünü sanayiye kazandırma yönünde çalışmalarımız var. El yapımı olduğu zaman tabii ki kadınlarımız ön plana çıkıyor. Güzel ürünlerimizi, onların ellerinden çıkan kalıplardaki tuğlalardan elde ediyoruz, onları modern tesislerimizde pişirerek, üreterek sağlam dayanıklı ama elle şekillendirilmiş tuğlalar üretiyoruz. İlginizi çekebilir... Yılın Profesyoneli Aysun Ecin: " İş felsefem; güven, ekip ruhu ve sürekli gelişimdir."Çatı ve cephe malzemeleri ödülleri 2025'te yılın profesyoneli ödülünü kazanan Aysun Ecin, kariyer yolculuğunu, Hekim Yapı'nın yenilikçi ürünle... Atalay Özdayı; "2025 Yılında da Çift Haneli Pazar Büyümesi Hedefliyoruz"Yalıtım dergimizin 2025 yılı ilk sayısında röportaj sorularımızı yanıtlayan Baumit Türkiye CEO'su Atalay Özdayı firması hakkında bilgiler verdi. G... Ali Murat Ekin; ''Yapı kimyasalları inşaatların görünmez yüzü, binaların gizli kahramanlarıdır.'2001 yılında yapı kimyasalları üretimine başlayan FİXA bugün İstanbul, Adana ve Ankara'daki 4 fabrikasında su yalıtım malzemeleri, beton katkıları... |
|||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.