7 Eylül 2012 | SÖYLEŞİ 102. Sayı (Eylül 2012)

Yaklaşık üç ay önce Terraco Genel Müdürlüğü görevine getirilen Engin Tanrıverdi ile Terraco’yu ve projelerini konuÅŸtuk. Tanrıverdi, bu kısa sürede EskiÅŸehir’deki Genel Müdürlüğü Ä°stanbul’a taşıdıklarını, ayrıca ürün portföyündeki tüm ürünlerin etiket ve ambalajlarının deÄŸiÅŸtirildiÄŸini belirtiyor ve ÅŸu yorumlarda bulunuyor: “Sadece ısı yalıtım ÅŸirketi olarak anılmamız haksızlık... Yeni Terraco’nun sesini çok daha fazla duyuracak ve hak ettiÄŸi marka bilinirliÄŸini geliÅŸtireceÄŸiz. Ä°stanbul pazarında 7-8 adetle sınırlı uygulayıcı bayi sayımızı 60’ın üzerine çıkardık. Kısa vadede tam kapasite kullanımına geçeceÄŸiz. Buna paralel olarak EskiÅŸehir dışındaki üretim alternatiflerini de deÄŸerlendireceÄŸiz” diyor.
Yalıtım: Terraco hakkında bilgi alabilir miyiz?

Engin Tanrıverdi: İsveçli Göran Widström tarafından kurulan Terraco, 14 ülkede 18 fabrikası olan uluslararası bir firma. 32 farklı şirketi yöneten bir grup. Şu anki yönetim merkezi Dubai’de olan Terraco’nun Eskişehir’deki fabrikası, kapasite açısından en büyük üçüncü fabrika olma özelliğine sahip. Terraco bütün yatırımlarını Türkiye gibi gelişen pazarlara yapıyor. 2011’de İngiltere’de Addagrip isminde bir şirket satın aldı. Bundan başka Romanya, Bulgaristan, İspanya ve Yunanistan gibi Avrupa pazarlarına ihracat atılımları yapıyor. Terraco’nun 30 senelik faaliyeti Türkiye dışında Çin, Rusya, Vietnam, Tayland, Kore, Pakistan, Ürdün, Mısır, BAE gibi Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkelerine olmuş. Türkiye’de ise 1988 yılında Eskişehir’deki fabrikası kurulmuş. Yıllar içerisinde modernizasyon ve kapasite artırma çalışmaları yapılmış. Bugün Türkiye’ye sunduğumuz ürün portföyünün yüzde 99’unu Türkiye’de üretiyoruz. Ayrıca Terraco grubunun faaliyet gösterdiği diğer ülkelerde varolan, ürün portföyünde yer alan ve Türkiye’de üretilmeyen ve satılmayan ürünler de var. Önümüzdeki günlerde bu ürün gruplarını Türkiye pazarına sokmayı planlıyoruz.

Çevreci ve çözüm odaklı ürünlerimiz ve Türkiye geneline yayılmış 100’e yakın çözüm ortağı satıcı ya da uygulayıcı bayimizle hizmet veriyoruz. Dış cephe boya ve kaplamaları, iç cephe boyaları, dekorasyon boya ve macunları, akrilik esaslı kullanıma hazır iç ve dış cephe macunları, tamir harçları, fayans/seramik yapıştırıcıları ve derz dolguları, astar ve bağlayıcılar, su yalıtım sistemleri, ısı yalıtım sistemleri, akrilik esaslı zemin kaplamaları, su bazlı epoksi zemin kaplamaları, spor zeminleri kaplama sistemleri, su bazlı ahşap koruyucuları, şeffaf yüzey koruyucuları, su bazlı renklendirme sistemi ve yardımcı teknik ürün grupları altında yer alan 100’den fazla çözüme yönelik üretim gerçekleştiriyoruz. Türkiye’de sürekli ilkleri başarmış olan Terraco, 2009 yılında üretmiş olduğu Terraco EIFS Isı Yalıtım Sistemi için EOTA ETAG 004 Avrupa Kalite Onayı Belgesi’ni ilk alan firmadır. İç cephe ürünlerini sıfır VOC kapsamında üreten Terraco, VOC oranını litrede 5 gramın altına çekerek ECOLIFE kapsamında üretime geçen çevreci firmaların da başında yer alıyor.

Yalıtım: Yaklaşık üç ay önce genel müdür oldunuz... Bu süreçte neler yapıldı ve neler yapmayı planlıyorsunuz? Terraco ile ilgili bir durum değerlendirmesi yapabilir ve projelerinizi anlatabilir misiniz?

Engin Tanrıverdi: Terraco olarak öncelikle Eskişehir’deki Genel Müdürlüğümüzü İstanbul’a taşıdık. Sadece varolan düzeni devam ettiren değil de fikir üretecek, alt ekiplerini organize edecek ve yönlendirecek, iştirakçi bir yapılanma kurmayı amaçlıyorum. Bunu sağlamak için şimdiden organizasyonda birçok değişiklik yaptık. Mevcut ekibe, katılımcı yeni yönetim ekibi anlayışını kavramaları ve kendilerini ve alt ekiplerini buna adapte etmeleri için fırsat veriyorum. Terraco’nun yeni dönemi için elbette yeni ve taze kana da ihtiyaç duyuyoruz ve dışarıdan da yeni yetenekleri kazanmaya devam ediyoruz. Üç ay içinde sektörde başarılı dört yeni arkadaşımızı ekibimize farklı görev ve pozisyonlar için dahil ettik. Türkiye’deki faaliyetlerimiz ağırlıklı olarak ısı yalıtımına yönelikmiş gibi algılanıyordu. Terraco’nun genel ürün kataloğuna baktığımızda sadece doku ve bileşen farklılıklarıyla ayrışmış 26 çeşit dış cephe boyası var. Bugün büyük oyuncular dahil olmak üzere 26 çeşit dış cephe boya alternatifi sunan bir başka oyuncu yok. İç cephede o kadar olmasa da yine 12-13 çeşit boyamız var. Spor zemin kaplamalarımız da var; ki bugün birçok büyük firma sadece boyasını üretirken, biz alttaki yastığını da üretiyoruz. Su yalıtım ürünleri, tamir araçları, makineli sıvalar, iç ve dış cephe macunları, mermer ve ipek görünümlü dekoratif duvar boyalarında da çeşitli alternatiflerimiz bulunuyor. Bu konuda çok ciddi bir ürün portföyüne ve referansa sahibiz. Bütün bunları aynı çatı altında sağlayabilen kaç firma var diye saymaya kalksak eminim ki ikincisini zor buluruz. Hal böyleyken sadece ısı yalıtım şirketi olarak anılmamızı haksızlık olarak görüyorum.



Terraco olarak, proje takip eden projeci bir firma kimliğindeyiz. Fakat bu tek başına yeterli değil. Büyük, küçük veya yeni başlamış hiç fark etmeden tüm projeler için kaynaklarımızı doğru kullanarak takip etmeye devam edeceğiz. Fakat bunun yanında Türkiye’de renovasyon pazarı da gelişiyor. Bugün iç cephede nalbur boyacı ağırlıklı, dış cephede ısı yalıtım uygulama ekipleri tarafından yönetilen renovasyon projeleri bulunuyor. Dış cephe renovasyon projelerinde duvar kesitinin ön yüzündeki mantolama, iç yüzündeki macun ve boya işlerini dikkate alarak çapraz satış imkânlarını sonuna kadar zorlayan satıcı ve uygulayıcı bayilikleri yeniden yapılandırmaya başladık. Yaptığımız çalışmaları rakamlarla ifade etmek gerekirse, sadece İstanbul pazarı için 7-8 adetle sınırlı uygulayıcı bayi sayımızı bugün sözleşmeleri tamamlanmış ve çalışmalarına başlamış 60’ın üzerinde bayiye çıkardık. Bütün bunları da sadece 2,5 ay içinde gerçekleştirdik. 7-8 bayi diye andığımız bayilerimiz halen var ve bunlar profesyonel uygulayıcı bayilerimiz. İstanbul’daki renovasyon pazarındaki küçük ekiplerin Terraco’dan ürün alabilmelerini sağlayabilecek dağıtıcı bayilerimiz hiç yoktu. Anadolu’da dağıtıcı bayiliğe yakın çalışanlar var. Dağıtıcı bayi diye kastettiğim, deposu, forklifti ve satış kanalı olan, ufak araçlarıyla ilk ihtiyaç malzemelerini hemen gönderip devamını fabrikadan organize eden firmalardır. Toptancı demiyorum çünkü toptancılık biraz daha farklı. Bu sene sonuna kadar İstanbul’da 6, Trakya’da 1 ve Türkiye’nin geri kalanıyla birlikte toplamda 18 tane dağıtıcı bayi hedefliyoruz. Bu bayilerimize renklendirme makineleri de vereceğiz. Şu ana kadar Terraco tarafından böyle bir çözüm sunulmamış. Pazarı yakından tanıyor olmam, bu çalışmaları yapmamızda büyük avantaj sağlıyor. Çünkü bu sistem yakın ilişkilerle ilerliyor. Ekip içerisinde de buna uygun değişiklik yaptık. Daha önce Betek çatısı altında beraber çalıştığım Seçkin Aksu’yu da Marmara Bölgesi Satış Yöneticisi olarak atadık. Edirne’den İstanbul’a, Çanakkale, Balıkesir, Bursa’dan İzmit, Adapazarı ve Bolu’ya kadar çok önemli bir iş potansiyelini barındıran bu önemli bölge kendisine ve altı kişilik ekibine emanet. Daha önce bu bölge dışında kalan pazarlarla ilgilenen tecrübeli Terraco çalışanı Güray Çakıroğlu’nu da Türkiye Satış Müdürümüz olarak belirledik. Güray Bey dahil 11 kişilik satış ekibimiz, istediğim uyum ve motivasyonu yakalamış görünüyor ve zaman içinde daha da büyüyüp gelişecektir. Temelde yatan esas sorunumuz, imajla ilgili problemlerimiz ve bunlar da pazarlama ve PR çalışmaları ile çözülecek konular.

Yalıtım: Pazarlama anlamında neler planlıyorsunuz?

Engin Tanrıverdi: Şu anda en önemli konu başlığımız pazarlama. Pazarlamanın altında birçok proje bulunuyor. Terraco’nun uluslararası alanda elde ettiği marka bilinirlik ve güven seviyesini Türkiye’de de hak ettiği seviyeye getirmek için yeni pazarlama bölümümüzü oluşturduk. Mevcuttan ve dışarıdan yeni arkadaşlarımızdan oluşan bu altı kişilik ekiple 20’den fazla yeni proje ve aksiyonlara derhal başladık. Hatta bu kısa zamanda öyle fikirler geliştirdik ki, Terraco Grubu bu uygulamaları şimdiden tüm ülkelere yaymayı planlıyor. Yapılanmanın henüz çok başında olduğumuz ve projenin enerjisini kırmamak için şirket içerisinde de çok gizli tutuyoruz.
Bunun dışında daha klasik pazarlama konularımız da var. Daha önce benim veya başkaları tarafından yapılmış, denenmiş ve tecrübe edilmiş, fakat Terraco’nun yıllardır hayata geçirmediği konular. Renklendirme makinesi projesi de bunlardan bir tanesi. Bugün her yerde renklendirme makinesi varken, dağıtıcı bayilerimizde bunu yaymamış olmamız geç kalmışlıktan başka bir şey değildir. Bunun gibi hemen yapılabilecek ve etkisi hızla alınabilecek pazarlama projelerimiz bulunuyor. Ayrıca ürün portföyündeki tüm ürünlerimizin etiketi ve ambalajı değiştirildi. European Concept ismindeki proje kapsamında kurucumuz Goran Widstrom’un kızı Andrea Widstrom tarafından yönetilen ve grup pazarlama bölümü tarafından hazırlanan bu çalışmalar diğer Terraco ülkeleri ile eşzamanlı olarak tamamlanıyor. Eski ambalajlarımızın stokları bittikçe yerine yeni etiket ve ambalaja sahip ürünler yer alacak. Şimdiden 2013 sezonu fuar, seminer, tanıtım, medya ve reklam planımızı, bütçemizi ve buna bağlı tüm alt aksiyonlarımızı hazırladık ve uygulamaya koyduk. Bunun için yeni çözüm ortakları ile görüşmeler ve anlaşmalara başladık. Bizim gibi mevcut durumu geliştirmeyi kariyer ve iş fırsatı olarak görebilen cesur ve atılımcı yeni insanlarla biraraya gelerek heyecanla çalışmaktan müthiş keyif alıyoruz. Terraco olarak ayrıca İZODER, İMSAD gibi organizasyonların komisyon ve yönetim kurullarında aktif olarak yer almak istiyoruz. Yani, Yeni Terraco’nun sesini yeni sezonda çok daha fazla duyuracak ve hak ettiği marka bilinirliği ile birlikte paralel talep, satış ve pazar payı artışını getirmeye gayret edeceğiz.

Yalıtım: Terraco’yu önümüzdeki senelerde sizce nerede göreceğiz?

Engin Tanrıverdi: Otuz yılda 14 ülkede 18 fabrikaya çıkmış bir şirketin 22 yılda Türkiye’de sadece Eskişehir fabrikasıyla kalmamış olması gerekirdi. Vizyon olarak şunu söylemek ve hedef olarak kabul etmek gerek, öncelikle kısa vadede tam kapasite kullanımına geçmeliyiz.  Paralel olarak Eskişehir dışındaki üretim alternatiflerini çoktan konuşuyor olmamız gerekiyordu. Örneğin toz üretim için ikinci fabrikamızı İstanbul’a kurabiliriz. Büyümeyi aklımızdan çıkarmadan yaygınlaşmayı şu anda konuşmaya başlamış olmamız gerekiyor. Bunun planlarını, fizibilitelerini ve yatırımla ilgili kaynak arayışlarını düşünmemiz gerekiyor. Terraco’nun uluslararası alanda gösterdiği hızlı büyümenin Türkiye’ye acilen yansıtılması ve gerçekleştirilmesi şart. Terraco başarı hikayesi, referansları, kazandığı projeleri, premium algısıyla ve ülkelerdeki pazar paylarıyla değerli bir marka. Bütün bu değerlerle yeniden düzenlemeler yapılması gerekiyor. Eğer hedeflediğimiz başarıya ulaşabilirsek, buna destek olan en temel öz kaynağımız Terraco’yu sevenler olacaktır diye düşünüyorum. Terraco’yu önceden tecrübe etmiş insanlarda Terraco’ya bağlılık var. Bu bağlılık da körü körüne değil. Pazarda çok ziyaret yaptım ve Terraco’yu faydaları dolayısıyla sevmiş uygulayıcı ve tüketiciler tanıdım. Eğer kalıcı bir büyüme ve büyüdüğümüz yerde tutunmak istiyorsak bunun yakıtını buradan alabiliriz.

Yalıtım: Sürdürülebilirlik anlamında Terraco’nun özel bir çalışması olacak mı?

Engin Tanrıverdi: Halihazırda Ecolife isminde bir sloganımız ve konseptimiz var. Sadece yalıtım olarak değil bütün boyalarımızda kullandığımız VOC değerleriyle, emisyonlarla, biyositlerle ilgili sınır değerlerin çok altında kalarak üretim yapıyoruz. Nalbur pazarında boya konumlandırması yapılacaksa rafta uzun dönem güneş altında kalma ihtimalini göz önüne alarak, mantar ve küf oluşmaması için yüksek biyositle üretim yapılması gerekiyor. Bu bizim için bir engel, çünkü peşinde olduğumuz Ecolife misyonuna ters düşüyor. Ecotherm de yine ekolojik hayatın ısı yalıtımıyla desteklenen kulvarı. Fakat Türkiye’de Eco dendiğinde ekonomi algılanıyor. Bir bakıma buna çok da karşı değilim; çünkü ekonomik olmak kötü bir şey değil. Baktığınız zaman da tasarruf, yalıtımda kullandığımız en büyük pazarlama argümanı. Söz ettiğim gibi Eco konsepti, herkesten önce Ecolife sloganıyla başlatılmış fakat diğer birçok şey gibi raflarda kalmış. Şimdi ise ön saflarda tekrar peşine takılacağımız ve çok başarılı olduğumuz bu kavram ile çevresel sürdürebilirlik alanında misyonumuza uygun faaliyetlere devam edeceğiz.

 

---

R E K L A M