Orhan Turan: Bildiğiniz gibi TS 825 Binalarda Isı Yalıtımı Yönetmeliği 28 Nisan 1998 tarihinde yayımlandı. Enerji giderlerinin alabildiğince arttığı, dövizin arttığı, günümüzde bina ısıtması için yaklaşık olarak yıllık 2 milyar dolar harcanıyor. Bizim mücadelemiz, bu 2 milyarı 1 milyara nasıl düşürebiliriz. Bir fiil TS 825 ile ilgili çalışmanın içindeydik, bazı arkadaşlarımız üç yıllık komisyonun içerisinde çalıştılar. TS 825'i anlatmak için İZODER olarak 2 Ekim'de Ankara'da bir seminer düzenledik.Yaklaşık 80-90 kişi katıldı. Yoğun bir ilgi vardı ve katılımcıların büyük çoğunluğu kamu sektörün-dendi. Bayındırlık, Fen işleri, Elektrik işleri Etüd idaresi vb. 8 Ekim 1998 tarihinde bir heyetle tekrar Ankara'ya gittik. Tabii TS 825'in çıkması yeterli değil, Bayındırlık Yönetmeliğinin de bir an önce hazırlanması lazım. Biz İZODER olarak bunun peşindeyiz. Bu çalışmanın içindeyiz, Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı Metin bey bizim çalışmalarımıza omuz veriyor. Burada 25 kişiden oluşan bir toplantı yaptık. Toplantıya ısı yalıtım malzemeleri üreten firmalarımızın genel müdürleri de geldiler, ayrıca TMD'den, DOSİ-DER'den, yetkililer de katıldılar ve ilgili komiteyi oluşturduk. Bu komitenin süratle çalışmasını arzuluyoruz. Her hafta Ankara'da toplantı yapacağız. Tahminimiz 6 ay içinde bu işi bitirmek. Bunları yapmamızın nedeni yalıtım kalınlıkları değişiyor, yeni TS 825'e göre kalınlıkların halledilmesi lazım. Yönetmeliğin de çıkacağına inanıyoruz.

Yalıtım: Yönetmelikler Avrupa'da nasıl, Türkiye'de nasıl? Bir kıyaslama yapar mısınız?

Orhan Turan: Biz TS 825'i yani binalarda ısı yalıtımı yönetmeliğini yaklaşık 17 yıl sonra değiştirdik, insanlar artık enerji giderlerini azaltmak için her yıl revize ediyorlar birtakım şeyleri. Biz bunu 17 yıl içerisinde yapmaya bile zorlanıyoruz. Yani şu anda gelinen nokta ideal mi? Değil daha da ileri noktalara gidilmesi lazım. Birim enerji sarfiyatlarının daha da azalması lazım, konutlarda, işyerlerinde vb. Yani TS 825'in yürürlüğe girmesiyle mutlaka yalıtım kalınlıkları ölçülecek bu da enerji tasarrufunu biraz daha arttıracak. Ama TS 825 çıkınca her şey bitecek mi? Hayır bitmeyecek, önemli olan bu standardın, bu yönetmeliğin yürürlüğe girip uygulanır olması lazım. Amacımız, bu işin takipçisi olmak, çevreyi kirletmemek, daha az enerji sarfeden, konfor şartları içerisinde yaşanan binalar yaratmak. Mesela Amerika'da eğer bir bina almak istiyorsanız, eksper geliyor, inceliyor, bu binanın enerji sarfiyatı daha az bunu tercih edin diyor. Bizim burada ise birtakım lüks konutlar satılıyor, duyuyoruz 1-2 milyon dolar. Bu binalarda ısı-ses-su-yangın yalıtımına gerektiği şekilde özen gösterilmiyor. Daha doğrusu tüketici talep etmiyor.

Yalıtım: İZODER'in geleceğe yönelik hedefleri hakkında düşüncelerinizi söyleyebilir misiniz?

Orhan Turan: Benim görevim Şubat 1999 sonunda bitiyor. Ümit ediyorum daha iyi bir yönetim gelir, daha iyi bir çalışma olur. Ben her zaman İZODER'in yanındayım, çalışmalarını da her zaman destekleyeceğim. Aynı zamanda kurucularından birisiyim. Sonuçta bizler bu sektöre gönül veren insanlarız ve yaşadığımız sürece de bu sektöre hizmet vermeye devam edeceğiz.Şimdi; İZODER olarak bizim geleceğe yönelik gerçekten büyük projelerimiz var. Komisyonları daha aktif hale getiriyoruz. Isı yalıtım komisyonunu oluşturmak üzereyiz, onunla ilgili duyuruları üyelerimize yaptık, çok üretken, çok aktif, somut işler yapacak komisyonlar kuruyoruz. Bu komisyonlar ses getirecek olan komisyonlar ve belli bütçeleri olacak, bu bütçelerle halka yönelik veya teknik insanlara yönelik çalışmalar olacak, arkasından diğer komisyonları oluşturacağız ve tahmin ediyorum gelecek dönemde İZODER'in yönetim şekli de değişecek, daha farklı, daha etkin olmak istiyoruz ve gerçekten son dönemlerde çok ciddi eleştiriler alıyoruz, yoğun üye müracatları oluyor. Şimdi bir üye profili kitapçığı çıkarıyoruz, bu kitapçıkta tüm üyelerimizi tanıtacağız, hangi bölgede görev yapıyor, hangi konuda çalışıyor, ısı yalıtımı mı, ses yalıtımı mı, su yalıtımı mı, üretici mi, yoksa satıcı mı? Böyle bir profili çıkarıyoruz. Bunu da hiçbir reklam almadan üyelerimizin katkıları ile çıkaracağız ve tüm sektöre de dağıtacağız. Yani kısaca İZO-DER'İ daha yukarılara taşımak istiyoruz, daha iyi noktalara da geleceğinden eminim. İZODER firmalar üstü, şahıslar üstü bir sivil toplum örgütü olacak. Biz hangi sivil toplum örgütüyle, hangi dernekle, ilişki kurmamız gerekiyorsa kuruyoruz. Bizim bu konuda hiçbir problemimiz yok. Mesela TS 825'le ilgili olarak müsteşarla görüşmeye gittiğimizde DOSİDER , PÜD, TMD.'de geldi. Yani İZODER'in hedef veya alanı içerisinde olduğu için biz burada lokomotif görevi yapmak zorundaydık. Zaten de yaptık.Diğer derneklerle de gerekli konularda her zaman işbirliği yapıyoruz.

Yalıtımla ilgili bütün firmaları kucaklıyoruz, yaklaşık yalıtım sektörünün % 90'ını temsil ediyoruz. Üreticilerin de büyük bir kısmını temsil ediyoruz, bütün ciddi firmalar İZODER'in üyesidir. Dışarıda kalanların sayısı da gittikçe azalıyor. Tüketiciyi yanlış yönlendiren firmalara gerekli müdahaleyi yapıyoruz. Son dönemlerde böyle bir, iki firma gördük ve bunlara yazılı uyarıyı yaptık, insanları yanlış yönlendiren firmalara müdahale ediyoruz. Konumuz içinde, konumuz dışında olanlar bizi ilgilendirmiyor.

Ayrıca üzerimizdeki yükü de yaymak istiyoruz, salt yöneticilere değil bütün üyelerimize, sorumluluk vermeye çalışıyoruz. İZODER'in kendi uygulamalarında standartlarının oluşturulması konusunda bir çalışma yapmak istiyoruz.Uzun vadede de Türkiye'deki yalıtım bilincini İZODER olarak bizim yaygınlaştırmamız gerekiyor.

Yalıtım: Sayın baÅŸkan verdiÄŸiniz bilgiler için teÅŸekkür ederiz.