Mahalle Baskısı
Benim doğduğum ve ömrümün üçte birini geçirdiğim yerde, sokakta yürüyen biri, evleri zor görürdü ağaçlardan... İnsanlar bahçelerinde onlarca ağaç olmasına karşın iki göz oda bir ev yapmak için ağaç kesmeye kalksa, insan canına kast ediyor gibi bakılırdı; hor görülür, dışlanırdı. “Mahalle baskısı” vardı kısaca. Ağaç dikme özgürlüğü vardı ama kesme özgürlüğü yoktu nedense. Bu nedenle birkaç yıl bahçesindeki yaşlı incir ağacının kurumasını bekleyen komşumuzu hatırlıyorum. Bu terbiyeyle büyüdük. Meslek gereği pek çok yapının şantiyesinde görev alsam da tek bir ağacı kesemedim. Bir yöneticimizin “İnşaatı bırakmış, ottan boktan işlerle uğraşıyor” eleştirisine rağmen diktiğim ağaçları binlerce kilometre uzakta da olsalar google earth’ten görebiliyorum çok şükür. Yıllar önce Karadeniz’de bir köye giden arkadaşım anlatmıştı: Yaşlı bir amcanın kışlık odun ve diğer ihtiyaçları için her sabah ormanın hemen kenarındaki evinden çıkıp, akşamüzeri birkaç kuru ağaç parçasıyla eve döndüğünü görmüş ve yaşlı amcaya, neden yakınında ağaçlar dururken uzaklara gidip birkaç parça kesip geldiğini sormuş. Amcanın yanıtı ise “Dedem de senin dediğin gibi yapsaydı şimdi bu ev ormanın kenarında değil, çorak bir arazinin ortasında kalırdı. Ben ihtiyacımı karşılarken, aynı zamanda kurumuş ağaçları kesip yeni filizlere yer açıyorum.” olmuş. Kuşkusuz yaşlı amca adını bile duymamıştır Şef Seattle’ın. Ancak her coğrafyada erdem sahibi, dünyanın ve onun nimetlerinin sadece kendine ait olmadığına inananlar aynı düşünceye ve hayata bakış açısına sahipler. O ünlü mektuptan bir cümleyle yazıma son verirken, günümüz yöneticilerinin de aynı ruha sahip olduğu bir ülke ve dünya diliyorum. “Bir gün bakacaksınız, gökteki kartallar, dağları örten ormanlar yok olmuş, yabani atlar ehlileştirilmiş ve her yer insanoğlunun kokusuyla dolmuş. İşte o gün insanoğlu için yaşamın sonu ve varlığını devam ettirebilme mücadelesinin başlangıcı olacak.” Şef Seattle, 1854 Gelecek sayıda tekrar birlikte olmak umuduyla hoşçakalın. SADIK ÖZKAN teknik@2dyapi.com İlginizi çekebilir... 17 Ağustos'un 25. Yılı, İklim Değişikliği ve YALITIMIN ÖNEMİÖnce ozon delindi. Küresel ısınma filan derken iklim değişikliği tüm dünyada aşırı sıcaklar, orman yangınları ve kuraklıkla kendisini kabul ettirdi.... Nisan Ayına Yapı Fuarı ve Ödül Seremonileri Damga VurduDergimizin bir yıl aradan sonra yeniden ve yeni bir yaklaşımla organize ettiği 2024 Yalıtım Sektörü Başarı Ödülleri'ni Yapı İstanbul fuarında 17 N... Yalıtım dergimiz yeniliklerle yeniden...Nasıl başlamıştık, sektöre katkımız oldu mu?
1996 yılında, İstanbul Yapı Fuarında A5 broşür ile Yalıtım dergimizi yayımlayacağımızı duyurmuştuk. Da... |
||||
©2024 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.