
|
Wallmerk Yapı Kimyasalları CEO'su Öcal Özfidan: "Kurtuluş Reçetesi Yalıtım"![]()
Bugün dünyanın en önemli sorunlardan birisinin küresel ısınma, Türkiye’nin ise işsizlik ve cari açık olduğunu dile getiren Wallmerk Yapı Kimyasalları CEO’su Öcal Özfidan, her iki sorunun çözümünün de daha az enerji tüketmekten geçtiğini vurguluyor. “Her şeyi, daha az ve bilinçli tüketmeliyiz. Yalıtım, Türkiye’nin işsizlik ve cari açık gibi birçok sorununun kurtuluş reçetesidir. Ülkemizdeki fabrikalar kapasitelerinin altında çalışıyor, insanlar ise işsiz, kahve köşelerinde zaman geçiriyor. Diğer taraftan yalıtımsız ve kalitesiz binaları ısıtacağız, soğutacağız diye yurtdışından borç aldığımız dövizleri yine dışarı ödüyoruz. Ülke, tükettiği enerjinin yüzde 40’ını konutlarda verimsiz harcıyor” diyen Özfidan, bu sarmalın yersiz enerji harcayarak küresel ısınmayı artırdığını, işsizliği körüklediğini ve ekonomik dengeleri alt üst ettiğini söylüyor. Bu açıdan bakıldığında yalıtım sektörünün, hiç yatırımsız, hemen devreye girebilecek, işsizliğe, cari açığa, karbon salımına çare olacak bir sektör olduğunu vurgulayan Özfidan, son yıllarda devlet yönetiminin konuyu “nihayet” yetersiz de olsa anlamaya başladığını da ifade ediyor ve şu yorumlarda bulunuyor: “Devlet, yalıtım yaptıracak olanlara ciddi destekler vermeli. Şu anda verilen teşvikler maalesef yeterli değil. Teşvikler artırılmalı, KDV kaldırılmalı, krediler çok daha kolay ve hızlı olmalı, insanlarımızı da biraz zorlamalı. Doğal kaynakların, insan emeği ve malzemenin boşa harcanmaması için kalite mutlaka yükseltilmeli ve ciddi olarak denetlenmeli. Bu konuda bizim gibi firmalara da görev düşüyor. Kendi hesabımıza bunu yaptığımızı söyleyebilirim. Tüketiciyi ve uygulayıcıları bilinçlendirmek için çaba sarf ediyoruz. Bu amaçla üretim tesisimizde özel bir birim ve yer oluşturduk. Wallmerk Akademi isimli yeni bir yapılanma üzerinde çalışıyoruz. Kullanıcının, tüketicinin yalıtımı talep etmesi çok önemli. Öncelikle tüketicinin bilinçlenmesi, ısı, ses ve su yalıtımının yanı sıra yangın güvenliği olan binaları da talep etmesi gerekiyor. Bu konuda talep olmadan, ciddi denetleme ve belgelendirme olmadan, arz pek mümkün olmaz. Ayrıca ilgili kalite kontrol kuruluşlarının TSE gibi daha etkin denetim yapmaları sağlanmalı. Bu kuruluşlar üreticileri, habersiz denetimlerle, doğrudan şantiyelerden alınacak numuneler üzerinde yapılan testlerle denetimlerini artırmalı ve etkin hale getirmeli. Çünkü piyasadaki bilinçsiz rekabet fiyatlara, bu da sorumsuz üreticilerde kaliteye yansıyor. Bu haksız rekabetten aslında en başta tüketici ve devlet olmak üzere herkes zarar görüyor...” Sıfır atık hedefliyoruz “Artık dünyada çevreye duyarlılık söylemleri moda oldu. Ancak biz söylemiyor, yapıyoruz. Buna daha projelendirme aşamasında başladık. Bildiğim kadarıyla birim üretim bazında en az enerji tüketen üreticiyiz. Üretim tesisimizi projelendirirken kompakt ve yüksek kapasiteli bir sistem olarak tasarladık. Mevcut tek hatta saatte 30 ton üretiyoruz. İkinci hattın tüm altyapısı hazır, o da devreye girdiğinde toplam kapasitemiz saatte 60 ton toz üretim olacak. Enerji tüketiminin en az, verimin en yüksek olduğu ve insan hatalarına imkan vermeyen bir yapı kurduk. Üretimde oluşan tek atık, kullandığımız hammaddelerin ambalajları. Geliştirdiğimiz bir Ar-Ge projesiyle bu atıkları da üretime katmayı planlıyoruz. Bu tür dolaylı atıkları geri kullanarak sıfır atık hedefine ulaşacağız...” “Wallmerk olarak sektörde etik davranma konusunda çok ileri olduğumuzu görüyorum. Kısa vadeli ekonomik kaygılarla hareket etmiyoruz. Kaliteden hiçbir zaman taviz vermiyoruz. Pazarlama faaliyetlerimizde rakiplerimize saygısızlık etmiyoruz. Tüketiciye her zaman doğru bilgi veriyoruz, doğru yönlendiriyoruz. İnovasyon konusunda iyi gidiyoruz, çok çalışıyoruz. İnşaat sektörünün sorunlarına çözüm üretmeye çalışıyoruz. Çevreyle ilgili ilginç projelerimiz var. Bizim bu çalışmalarımız bir müddet sonra diğer üreticilerimize de ilham verecek. İşte o zaman sektöre gerçekten bir şeyler katmış olacağız...” Wallmerk... “Yerli ve yabancı sermayenin işbirliğiyle 2007 yılında kurulan Wallmerk Yapı Kimyasalları’nın üretim tesisleri Ankara Polatlı Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alıyor. Üretim tesislerimiz, 6500 metrekaresi kapalı olmak üzere 22 dönümlük bir arazi üzerinde bulunuyor. Yatırım faaliyetleri ve Ar-Ge çalışmalarımızı eşzamanlı yürüttük. Yatırım kararını takiben önce Ar-Ge laboratuvarımızı kurduk. Bir yıl boyunca bir taraftan Amerika’dan sağlanan başlangıç reçetelerini lokal hammaddelerle yerli alışkanlıklara uygun hale getirme çalışmaları yürütülürken, bir taraftan da üretim tesisinin projelendirme çalışmalarına devam ettik. Bu proje benim 35 yıllık hatalarımın öğretisidir diyebilirim. Döner paketleme, kendini onaran pnömatik havalı nakil sistemleri, kendini temizleyen ve tüm atığını geri kullanan sistemleri kendimiz tasarladık ve imal ettik. Enerji tüketimimiz çok düşük. Üretimde insan hatasına yer yok. Detaylı projelendirme çalışması sayesinde yatırımı 10 ay gibi bir sürede tamamlayıp üretime geçtik...” Dört tesis daha kuracağız “Tek bir üretim tesisinden tüm pazara ulaşmak ve etkin olmak mümkün değil. Bu nedenle bu tesisi bir anlamda amiral gemisi gibi tasarladık. Pazarda payımız geliştikçe dört ayrı noktaya daha uydu tesisler kurma planlarımız var. Bu tesiste yatırımı dört aşamalı ve 20 yıllık yatırım planlarımıza uygun olarak dizayn ettik. Birinci aşama toz ürünler, ikinci aşama boya ve epoksi ürünler, üçüncü aşama toz alçı ürünleri, dördüncü ve son aşama ise perlit ve türevlerini üreten tesisler olacak. Biz iki yılda ilk iki aşamayı gerçekleştirdik. Alçı yatırımı hazırlıkları da tamam. Perlit türevi ürünlerin Ar-Ge çalışmaları ise tamamlanmak üzere. Bu ürünlerle inşaatlarda kaliteyi bir kaç basamak daha yükselteceğiz. Artık ısı yalıtımının yanında ses ve yangın yalıtımını da öne çıkaracağız. Bu konularda farklılık yaratmayı hedefliyoruz...” Alçı ve perlit... “İnşaat sektörünün ihtiyaç duyduğu toz ve akışkan ürünler üretiyoruz. Esas olarak bina yalıtım sistem ürünleri, boyalar ve epoksi temelli ürünler, beton ve harç katkı malzemeleri, şantiye destek malzemeleri, astarlar, seramik yapıştırıcıları ve derz dolguları, kullanıma hazır özel harçlar, ankraj ve montaj harçları, su yalıtım malzemeleri, enjeksiyon malzemeleri, endüstriyel zemin kaplama malzemeleri, onarım ve güçlendirme malzemeleri, iç ve dış cephe boyaları, Thermetics dış cephe ısı sistemleri ve Thermetics sistem bileşenleri olarak özetleyebilirim. Bunlara ek olarak alçı ve perlit türevi ürünlerin üretimine de geçeceğiz...” Hedeflerimize ulaşıyoruz “Günümüzde artık sadece ürün pazarlama devri bitti. Biz çözüm odaklı kalite ve hizmet pazarlama anlayışıyla çalışıyoruz. Bunun da ötesinde en iyi kaliteyi uygun bedelle satmayı hedefliyoruz. Ürünlerimizi bir kere kullanan bir daha vazgeçmiyor. Yatırım aşamasında kendimize iki hedef koyduk; beş yıl içinde piyasada kalite olarak en iyi ilk üç arasında, pazar payı olarak da ilk beş arasında olmak. Ürün ve hizmet kalitesi olarak hedefimize şimdiden ulaştığımızı söyleyebilirim. Bu konuda mütevazılık yapmayacağım. Pazar payı olarak da fena gitmiyoruz, böyle giderse o hedefe de ulaşacağız. Bu amaçla biraz daha ekonomik olan Ustam isimli ikinci bir marka çıkardık. Afganistan, Gürcistan, Irak, Suriye, Ukrayna ve Libya’ya ihracat yaptık. Ar-Ge departmanımız yeni ürünler geliştiriyor. Mesela katlar arasında ses, ısı ve yangın yalıtımı yapan yeni bir sistem üzerinde çalışıyoruz. Şu an deneme uygulamalarını yapıyoruz. Bizde yeni bir ürünün piyasaya sunulması üç aşamalı ve uzun bir süreçtir. Bu konuda çok dikkatliyiz...” İş ortaklarımız sektörün en iyilerinden “Yeni kurulmuş bir firma olmanın bazı dezavantajları vardı. Pazara yeni giriyorduk ve sektörde oturmuş, markalaşmış üreticiler bulunuyordu. Her isteyene bayilik vermek gibi bir riski de göze alamazdık. Bu nedenle önce proje bazında pazarlama çalışmalarımız oldu. Bu arada bayileşme çalışmalarını da yürüttük ve bu konuda seçici olduk. Prensip olarak mühendis kökenli olmayan ya da piyasada oturmuş, iyi bir teknik kadrosu olmayan kimseye bayilik vermedik, vermiyoruz da. Uygulamacı bayilerimizi ve elemanlarını mutlaka eğitimden geçiriyor ve devamlı denetliyoruz. İş ortaklığı yaptığımız firmaların yine sektörün en iyileri olmasına özen gösteriyoruz. Örnegin İç Anadolu Bölgesi’nde Stroton ile çok iyi ve devamlı gelişen bir iş ortaklığımız var. Onlar da kendi konularında Türkiye’de en iyi. Ortak yatırımlar planlıyoruz. Taşyünü sistemlerinde Teknowool ile işbirliğimiz var. Bizim adımıza üretirken kendi özel bağlayıcılarımız ve üretim yöntemimizi kullanıyoruz. Ortak ürün geliştirme çalışmalarımız var. Şu anda, aralarında bölgesel bayiler de olmak üzere sanırım 35 üzerinde bayimiz bulunuyor. Buna, bölge distribütörümüz olan Stroton alt bayileri dahil değil...” Ortaklık yapımız sinerji katıyor “Wallmerk olarak bizim en büyük gücümüz, ortakların her birinin kendi konusunda çok deneyimli ve doğrudan işin başında olması. Profesyonellere bağlı değiliz. Ortaklık yapımız da aslında ilginç. Ben yatırımlar, Ar-Ge ve genel yönetimden sorumluyum. Bir diğer ortağımız uzun yıllar şu anda ürettiğimiz ürünlerin ticareti ile uğraşmış biri; o satış pazarlamadan sorumlu. Amerikalı ortağımız ürün reçeteleri, uluslararası ilişkiler ve verimlilikten sorumlu. Aramıza yeni katılan İktisatçı ortağımız ise mali işlerden sorumlu. Bu anlamda birbirini bütünleyen ve tamamlayan ortaklık yapımız bize sinerji katıyor. Gerektiğinde herhangi bir bayimiz, hatta herkes, ilgili kimseye doğrudan 24 saat ulaşabiliyor. Bu çok önemli. Bize bir sorun iletildiğinde ilk bir saatte reaksiyon verme hedefindeyiz. Yeni ürünler geliştirme konusunda özel bir çabamız var. Ar-Ge’ye çok önem veriyoruz. Üretim tesisimiz de tam otomasyonlu. Sıfır hata hedefleyen ve bunun üstesinden gelebilen bir üreticiyiz. Üretim aşamasında tek bir çalışan var; o da paketleme makinesine torba takıyor. O nokta da robot için tasarlanmıştı ancak son ekonomik krizden sonra sosyal sorumluluk hissederek, projede olmasına rağmen, bu robotu ve otomatik paletleme makinesi yatırımını erteledik. Bu zamana kadar tek bir palette hatalı ürün çıktı. O da elektrik voltajındaki istikrarsızlıktan kaynaklandı. Kullandığımız kimyasallar ve hammaddelerde de çok seçiciyiz...” “Bütün ürün gruplarımızda iddialıyız. Ürettiğimiz ürünler piyasanın en iyilerinden. Cirosal bazda yalıtım grubu ürünlerimiz önde gidiyor. Tamir harçları ile mantolama grubu ürünlerinde ve yakında çıkaracağımız taşyünü sistemi, perlit ve türevleri konusunda da iddialıyız. Bunlar piyasada fark yaratacak ürünler. Prestijli projelerin yüzde doksanında olduğumuzu söyleyebilirim. Şu anda Ankara’nın en iyi projelerinden birisi olan Atlantis City projesinde ürünlerimiz kullanılıyor. Gordion Alışveriş Merkezi, Cumhurbaşkanlığı, önemli TOKİ konutları, TED Koleji, Gümrük Müsteşarlığı gibi projelerde yer aldık.” İlginizi çekebilir... Atalay Özdayı; "2025 Yılında da Çift Haneli Pazar Büyümesi Hedefliyoruz"Yalıtım dergimizin 2025 yılı ilk sayısında röportaj sorularımızı yanıtlayan Baumit Türkiye CEO'su Atalay Özdayı firması hakkında bilgiler verdi. G... Ali Murat Ekin; ''Yapı kimyasalları inÅŸaatların görünmez yüzü, binaların gizli kahramanlarıdır.'2001 yılında yapı kimyasalları üretimine baÅŸlayan FİXA bugün İstanbul, Adana ve Ankara'daki 4 fabrikasında su yalıtım malzemeleri, beton katkıları... Murat Savcı; 'Bu sene, yenilikçilik vizyonumuzun sonucu 3 ayrı ödüle layık görülmek bizleri gururlandırmıştır'Yalıtım Sektörü BaÅŸarı Ödülleri 2024'te İzocam, Optima Smart ürünü ile 'Yılın Ses Yalıtımı Ürünü' ödülünü ve İzocam Genel Direktörü Murat ... |
|||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.