
|
Orba Yalıtım![]()
Orba Yalıtım, 1998 yılından bu yana hizmet veriyor. Ağırlıklı olarak malzeme satışı yapan firma, kendisine gelen uygulama taleplerini ise genellikle birlikte çalıştığı uygulayıcılara yönlendiriyor. 2004'ten bu yana İzocam'ın bayiliğini yapan Orba, ürün çeşitlerini geliştirmek adına BTM'nin bayiliğini de almış. Ayrıca bu iki marka dışında, resmi olarak olmasa da bayi statüsünde çalıştığı başka markalar da bulunuyor. Orba Yalıtım Genel Müdürü Haldun Ekal, satış yaparken teknik hizmet vermeye de gayret ettiklerini söylüyor. Malzemeyi insanlara anlatarak sattıklarını, müşterinin kullanacağı işe en uygun malzemeyi onlara sunmaya çalıştıklarını anlatan Ekal, "Biz firma kapasitesini parasal olarak değerlendirmiyoruz. Çünkü işinizi yaptıktan sonra, para zaten geliyor. Genel anlamda teknik bilgiyi verelim, insanlar doğru malzemeyi kullansın diye çaba gösteriyoruz." ifadelerini kullanıyor. Uygulamayı ancak müşterilerden gelen ısrarlı talepler doğrultusunda yaptıklarını belirten Ekal, "Çünkü uygulamacıya hem malzeme satıp hem onun karşısına rakip olarak çıkmanın akıllıca olmadığını düşünüyoruz. O yüzden daha çok uygulamacı firmalarla işbirliği yapmayı tercih ediyoruz." diyor. "Sektörde üretici, bayi ve kullanıcı olmak üzere üç tane unsur bulunuyor. Bunların aralarında hem ortak bir çıkar, hem de zıtlaşma var" diyen Ekal şöyle devam ediyor: "Ortak çıkar; üretici malzemeyi üretecek, biz de alacağız ve son kullanıcıya satacağız. Üreticinin bayi ile çalışması kendisi için büyük avantaj sağlıyor. Çünkü yer parası ve personel parası ödemiyor, riskini azaltıyor. Burada risk bayiinin üzerine yıkılmış oluyor. Diğer taraftan baktığımız zaman da bir çıkar çatışması var. Üretici 'en çok benim kazanmam lazım' diyor, bayii maliyetine satmak istemiyor; alıcı da en iyi, en ucuz markayı alayım diye uğraşıyor. Bu da bir çıkar çatışmasını getiriyor." Vadeleri piyasa belirliyor"İşin parasal tarafındaki sıkıntımız vadeler. Maalesef şu anda vadeleri piyasa kendisi belirliyor. Vadeleri daha uzun tutup daha uygun şartlarla satmak istiyoruz. Malzemeyi daha ucuza alarak orada karlılığımızı artırmaya çalışıyoruz. Malzeme tarafından bakarsak, malzemeyi daha çabuk almak istiyoruz. Kullanıcı, malzemeyi her zaman acil istiyor. Bu Türkiye'deki çalışma yapısından kaynaklanıyor. İyi bir planlama, programlama yapılmadığı için bizim her alacağımız malzeme 'acil' oluyor. Siparişi bugün verip, malzemeyi yarın alsın diye bekliyor. Biz de malzemeyi üreten firmanın mutlaka stok tutmasını bekliyoruz. Ama üretici firma da stoğu bayilerin tutmasını istiyor. Yüzlerce kalınlık ve çaptaki malzemenin tamamı için stok tutmak çok yüksek maliyet ve işletme gideri demek. Dolayısıyla biz de piyasada en çok giden malların stoğunu tutmaya çalışıyoruz. Diğer taraftan, tüketiciyle olan bütün sıkıntımız parasal yönde..." Yalıtım sektörünün gelişimi uzun süre devam eder"Türkiye'de yalıtım sektörünün gelişimi uzun süre devam eder. Yeni bir sektör. İzocam gibi çok eski firmalar da var; ama malzemelerin gelişimi, insanların uygulaması, yaygın olarak kullanması en fazla bundan 15-20 sene öncesine kadar gidiyor. İnşaat sektöründe yeni yapılan binalarda yalıtım kullanılıyor. Ama onun dışında geçmişte yapılan hemen hemen hiçbir binada doğru düzgün yalıtım yok. İnşaat sektörü dursa bile mevcut binalara yapılacak olan yalıtım, daha uzun süre sektörü ileriye götürür." İnsanların canı yandığı için talepte bir artış var"Talepte de bir artış var. Türk insanının bir şeyi hissetmesi, görmesi lazım; anlatmakla olmuyor. Ya dokunacağız, ya canımız yanacak. Burada doğalgaz fiyatları da giriyor işin içine. Doğalgaz fiyatları arttıkça, insanların canını yaktıkça, kombilerin ısıtması yeterli gelmeyince, o zaman ister istemez geliyor ve çözüm yolları arıyorlar. Hem ısınamamak, hem de fazla para ödemek insanların canını yaktığı için talepte bir artış var. Yaptıran insanlar da diğerlerini etkiliyor. Yakıt parasının yarı yarıya azalması, insanları yönlendiriyor. Üreticiler tarafından vadelerin açılması ve kampanyalar düzenlenmesi de bu talep artışında etkili oldu." "Bazı malzemeler Türkiye'ye genellikle bir firma ile giriyor. O firma da o malzemede tek tabanca olduğunu hissettiği an, en çok karı elde etmek istiyor. Alternatif firmalar çıktığında hem malzeme daha kaliteli hale geliyor hem de fiyat düşüyor. Şu anda yaşananlar da böyle. Birden çok firmanın aynı malzemeyi üretmesi, hem kalitenin artmasını, hem de fiyatların daha uygun olmasını sağlıyor."
Herkese görev düşüyor"Sektörde hareketliliğin artması için üreticilere büyük iş düşüyor. Uzun vadeli kampanyalar düzenlerlerse hareketlilik artar. Bunların aracılığıyla da tabi satıcı ve uygulamacı firmalar da üzerine düşeni yapmalı. Biz de bunun üstüne, uzun vadeli satarsak ve uygulamayı yapacak adam da kendi gücüne göre vade sağlarsa bu hareketlilik artar." "Bugüne kadar vadeler belli bir düzende geliyorlardı. Ama geçen seneden bu yana vadeler ileriye gitmeye başladı. Üretici 'ben satarım, paramı da alırım' diyemez. Sektör onların sektörü. Üreticilerin de günün şartlarına göre esneme yapması lazım. Bunu bayiler yapamaz. Sonuçta bayilerin sermayesi daha kısıtlı. Bunu ister istemez daha kuvvetli olan üreticinin bayilerle el ele verip üstlenmesi gerekiyor." "Devlete de iş düşüyor. Enerji ekonomisi veya tasarrufu sektörel anlamda hem devleti hem de üreticileri doğrudan ilgilendiriyor. Mevcut enerji kaynaklarının kullanımı ile ilgili halkı tasarrufa yöneltmek, devletin yalıtımı sübvanse etmesi ile de mümkün olacaktır. Dar gelirli aileler için bina yalıtım giderlerinin bir kısmını karşılamak, mevcut binaların yalıtılması ile kayda değer bir enerji tasarrufuna yol açacak."
İlginizi çekebilir... Yılın Profesyoneli Aysun Ecin: " İş felsefem; güven, ekip ruhu ve sürekli gelişimdir."Çatı ve cephe malzemeleri ödülleri 2025'te yılın profesyoneli ödülünü kazanan Aysun Ecin, kariyer yolculuğunu, Hekim Yapı'nın yenilikçi ürünle... Atalay Özdayı; "2025 Yılında da Çift Haneli Pazar Büyümesi Hedefliyoruz"Yalıtım dergimizin 2025 yılı ilk sayısında röportaj sorularımızı yanıtlayan Baumit Türkiye CEO'su Atalay Özdayı firması hakkında bilgiler verdi. G... Ali Murat Ekin; ''Yapı kimyasalları inşaatların görünmez yüzü, binaların gizli kahramanlarıdır.'2001 yılında yapı kimyasalları üretimine başlayan FİXA bugün İstanbul, Adana ve Ankara'daki 4 fabrikasında su yalıtım malzemeleri, beton katkıları... |
|||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.