SÖYLEŞİ 42. Sayı (Mayıs Haziran 2003)

1998 yılında kurulan ve VitrAfix markalı ürünlerle adından sıkça söz ettiren Eczacıbaşı-Koramic Yapı Kimyasalları, ürünlerinin yanı sıra üretim teknolojisiyle de dikkat çekiyor. Yılda 100 bin tonluk üretim kapasitesine sahip üretim tesislerinde her şey bilgisayar kontrolü altında, ve fabrikada sadece 5 kişi çalışıyor...
Bilmaç, Türkiye’de, yapı kimyasalları üretiminde, otomasyona ve onun getireceği kalite kavramına yatırım yapmak yerine yıllarca daha ucuz çözümlerin tercih edildiğini savunuyor.

YALITIM: Firmanızın faaliyet alanlarını ve yapılanmasını anlatır mısınız?

HÜSEYİN BİLMAÇ: Firmamız, Eczacıbaşı Holding ile Koramic Building Products SA grupları arasında, yüzde elli yüzde elli ortaklık şeklinde 1998 yılında resmi olarak kuruldu,. Amaç, yapı kimyasalları alanında Türkiye’de daha da kaliteli ürünler üretmekti. 1999 yılı Eylül ayında açılış planlamıştık, ama deprem faciası nedeniyle ertelendi ve 2000 yılı başında start up yaparak üretime başladık ve ilk ürünlerimizi pazara sunduk. Eczacıbaşı Koramic Yapı Kimyasalları AŞ. VitrAfix markalı ürünleri üretmektedir.

Bize emanet edilen bu marka, bilindiği gibi ülkemizin en prestijli markalarından biri olup, pazarda kalite ile eşdeğer görülmektedir. Bu nedenle gururla söyleyebilirim ki, Türkiye’nin ve Avrupa’nın en ileri teknolojisine sahip üretim tesislerine sahibiz. Kapasitemiz 100 bin ton / yıl. Bu 100 bin tonun içerisinde toz, likit ve pasta tipi ürünler var. Fabrikamızın sahip olduğu teknoloji çok önemli, çok üzerinde duruyoruz, çünkü bu kapasitede bir üretimi Türkiye’de beş kişiyle yapan tek tesisiz şu anda. Beş kişiyle bu kapasiteyi ortaya çıkarmak bugüne kadar mümkün olmamıştı. Yapı kimyasalları üretimi genelde emek yoğun bir iş koludur. Ülkemizde yıllardır bu sektörde otomasyona ve onun getireceği kalite kavramına yatırım yapmak yerine yıllarca daha ucuz çözümler tercih edilmişti. Bu sektöre böylesine bir yatırım yapmak nedense pek tercih edilen bir yöntem olarak görülmemişti.

YALITIM: Beş kişi dediğiniz, fabrikada çalışanları mı kastediyorsunuz?..

HÜSEYİN BİLMAÇ: Evet, bir vardiyada beş kişi çalışıyor, otomasyondan kaynaklanıyor. Tamamen bilgisayar kontrollü bir otomasyon sistemi var. Hammadde girişinden başlamak kaydıyla otomasyon kontrolü altında olan üretim hatlarımız, ileri teknoloji üretim proseslerimiz nedeniyle mamül, ambara girene kadar hiç insan eli değmiyor. Bu da, yüksek verimlilik ve yüksek üretim kapasitesi getiriyor, siparişlere hemen cevap vermek gibi bir avantaj getiriyor, ayrıca her çıkan ürün şarjının aynı kalitede olmasını getiriyor, dolayısıyla kalite devamlılığı söz konusu.

Ürün grubumuzda seramik yapıştırma harçları, derz dolgu malzemeleri, astar ve katkı malzemeleri, su yalıtım malzemeleri, kendiliğinden yayılan şaplar, uygulama sonrası yüzey temizleyiciler, tamir ve yüzey düzeltme malzemeleri ve silikon mastikler mevcut. Gururla söyleyebilirim ki bütün ürünlerimiz, kurulduğumuz ilk yıl itibariyle TSE belgesi aldı ve geçen yıl ürünlerimizin büyük bir çoğunluğu EN 12002 ve 12004 Avrupa Kalite belgesi aldı. Bunun da ihracatta, büyük hedefleri yakalamamızda büyük faydaları oldu. Bu nedenle de sektörde çok büyük bir boşluğu doldurduğumuza inanıyorum. İnşaat sektörünün yapı kimyasallarına olan talepleri doğrultusunda yenilikçi, farklı ve üstün nitelikli ürünler sunmaya çalışıyoruz. EKY, ortağı olan Belçikalı Koramic Grubu ve Koramic Grubu’na bağlı Fransa’daki DESVRES firmasının, ki DESVRES firması Fransa’da seramik yapıştırıcıları, derz dolguları alanında pazar lideri olan bir kuruluş, teknik desteğini alıyoruz. Dolayısıyla Ar-Ge çalışmalarımıza çok büyük katkıları var onların... DESVRES’in 40 yılı aşkın bir mazisi var bu sektörde. Teknik anlamdaki  bu güçlü yapımıza Eczacıbaşı topluluğunun yapı sektöründeki çok uzun yıllara dayanan üretim, kalite ve süreç kontrol deneyimi eklendiğinde ortaya gerçekten çok güçlü bir birliktelik çıkmakta. Bu yapıya paralel olarak yurtiçinde satış ve pazarlama faaliyetlerimizi başarıyla gerçekleştiren İntema şirketimizin büyük dağıtım tecrübesi bize güç kattığı gibi, çok iyi organize olmuş yapısı sayesinde sahip olunan geniş dağıtım kanalı ile VitrAfix markalı ürünlerimiz Türkiye’nin her köşesinde kullanıma hazır hale gelmektedir. Bu bağlamda kendimi biraz şanslı bir yönetici olarak görüyorum. Teknik anlamda arkamızda güçlü bir yabancı ortak, ve pazarda da Eczacıbaşı Grubu’nun ismi ve deneyimi bizim için son derece önemli. Zaten bu beraberliğin ürünü olan şirketimiz ve ürünlerimiz ile ulusal yapı sektörüne yeni bir soluk getirdiğimize inanıyorum. Bir amacımız var tabii, yapı sektörüne karşılaşılan tüm problemleri sistemli olarak  çözmek ve doğru ürünün doğru yerde kullanılmasını sağlamak. Ve bunun için sistematik çözümler oluşturmak... Yani bağımsız bir ürünü veya ürün grubunu pazara ticari anlamda sunmayı değil, sistematik çözüm paketleri üreterek pazarda bir boşluğu doldurmak istiyoruz. Uzman kadromuzla profesyonellere kesin çözümler getiriyoruz. Bu bağlamda ana hedeflerimizden birisi de Eczacıbaşı Yapı Grubu içerisinde diğer üretici kardeş firmalarımızın ürünlerine tamamlayıcı bazı ürünler de sunmak... Zaten Eczacıbaşı Karoseramik firmasıyla çok yakın bir ilişki içerisinde çalışıyoruz. Karoseramik kuruluşumuzun her çıkan yeni ürününe tamamlayıcı özel ürünler geliştirerek bu ürün grubumuzu hem Türkiye’nin hem de uluslararası piyasaların, ama öncelikli olarak da Eczacıbaşı Karoseramik’in de ürünlerini tamamlamak adına son derece kaliteli ve ilginç bir şekilde genişletiyoruz. Genellikle karo ve yapıştırıcının bir birine olan teknik uyumu hep göz ardı edilen ve nedense çok önemsenmeyen, fakat beraberinde bir çok can sıkıcı sorunu da getiren bir olgudur. Bu bizim için çok önemli, çünkü hem seramik hem de yapı kimyasalı üreten bir grup olarak yıllardır ülkemizde göz ardı edilen bu durumu yok edebilmek adına çok hassas ortak laboratuvar ve piyasa çalışmalarıyla sorunsuz uygulamalar vaad edebiliyoruz. Yıllara dayanan tecrübeme göre söylüyorum, sektörde genellikle uygulama hatalarından doğan problemler çok fazla olur. Çünkü, nihai kullanıcılar genellikle ustalardır. Gerçekten çok yetenekli ustalarımız olduğu gibi, kendini usta sayanlar da var. Bu konunun eğitimsizlikten kaynaklandığını düşünüyorum. Bu nedenle Eczacıbaşı Koramic Yapı Kimyasalları A.Ş. olarak biz de üç yıldır usta eğitim seminerleri düzenliyoruz, bu yıl başlayan usta eğitim seminerlerimizde 26 şehirde 1500’den fazla ustaya ulaşmayı hedefliyoruz. Amaç doğru ürünün, doğru yerde, doğru biçimde kullanılmasını sağlamak. Bu eğitimler sonucunda kendilerine bu eğitimlere katıldıklarını belirleyen sertifikalar veriyoruz. Bu sertifikaları önümüzdeki iş planına göre ileriki yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı ile de temasa geçerek onaylı ustalık sertifikaları haline getirmeyi düşünüyoruz. Çünkü nihai kullanıcının eğitimli ve bilinçli olması bizlerin de işini çok kolaylaştıracaktır diye düşünüyorum.

YALITIM: Öncelikli hedefiniz nedir? Ürün portföyünü geliştirmek veya satışları arttırmak öncelikli hedefler mi sizin için?..

HÜSEYİN BİLMAÇ: 2001-2002 yılları yapı sektörü için Türkiye genelinde çok problemli yıllardı. Ve biz de o yıllarda piyasaya çıktık. Bu bizi ticari anlamda zorladı, fakat hiçbir biçimde kalitemizden taviz vermedik. Piyasada pek çok büyük ve küçük tip üreticinin aynı dönemde ekonomik tip ürünler adı altında kaliteden ödün vererek pazara çok çeşitli markalar altında  mallar çıkardığını gördük. Ama böyle bir şeyi biz şirketimizin üretim ve ticari mantığına yakıştırmadığımız için girmedik. Bunda başarılı olduğumuza inanıyorum. Çünkü satış hacmi olarak pazar lideri olmasak bile, Türkiye’de kalite lideri olduğumuzu söyleyebilirim. Bizim ilk hedefimiz kalite lideri olmaktı ve onu da başardık zaten. Pazar lideri olmaya kalkarsanız Türkiye’nin son ekonomik krizler döneminden sonra bazı ürünlerde nich markete girmeyi kabul etmeniz gerekiyor. Eczacıbaşı topluluğuna bu mantık olarak uymuyor. Bu sektörde her çeşit ürünü üretip satarak pazar lideri olmak gibi bir beklentimiz yok. Kaliteli ürünleri alınabilir fiyatlarla, pazarda bu optimum noktayı arayan ve iş ortaklarımız diye adlandırdığımız müşterilerimizle  birlikte ulusal anlamda yurdumuzun her noktasına yayılmayı hedefliyoruz.

YALITIM: Pazar payınız nasıl?

HÜSEYİN BİLMAÇ: Türkiye’de 280-290 bin tonlara yakın yapı kimyasallarında, ağırlıklı olarak seramik yapıştırıcıları ve derz dolgu pazarı var. Bu pazara baktığınızda biz kendimizi pazarda ilk beşin içinde görüyoruz. Yeni kurulan bir firma için ilk beşte olmak şimdilik bizim için yeterli. Türkiye’de son yıllarda tonaj hedeflerinde biraz ileri giden firmalar suni olarak oluşturulan rekabet ortamından dolayı kalite kavramını biraz göz ardı etmektedirler.

YALITIM: Satış ve dağıtım kanallarınız nasıl işliyor?

HÜSEYİN BİLMAÇ: Ürünlerimiz İntema vasıtasıyla dağıtılıyor. İntema Türkiye’nin en geniş satış ve dağıtım organizasyonlarından bir tanesi. İntema’nın Türkiye’nin dokuz ayrı bölgesinde lokal organizasyonları var. Yüz elli civarında da yetkili bayisi var. Satışlarımız bu yetkili bayiler aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Bayilerimiz lokasyon olarak Türkiye’nin hemen hemen her yerinde var. Satışlarımızın yaklaşık %40’ını Marmara Bölgesi’nde yaptığımızı söyleyebilirim.

YALITIM: İhracat çalışmalarınız?..

HÜSEYİN BİLMAÇ: Bizim için çok önemli kavramlardan bir tanesi de ihracat. Bu konuda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdiğimize inanıyorum. Yapı kimyasalları alanında ihracat, çok önem verilmeyen kavramlardan bir tanesiydi Türkiye’de. Tabi ki ilk biz başlatmadık, fakat biz henüz dördüncü yılını dolduran bir firma olarak Türkiye’deki en önemli ihracat çalışmalarından birisini hedeflediğimizi söyleyebilirim. Şu anda fiili anlamda 20 ülkeye mal veriyoruz. Bunların isimlerini saymak istiyorum: Kıbrıs, İsrail, Filistin, Suudi Arabistan, Ürdün, Özbekistan, Tanzanya, Mısır, Cezayir, Gürcistan, Lübnan, İzlanda, Rusya, İrlanda, İngiltere, Yunanistan, Azerbaycan, Kazakistan, Ukrayna ve Bulgaristan. Bu kadar ülkeye nasıl dağıldığımız akla gelebilir. Yine Eczacıbaşı topluluğunun şirketleri arasında yarattığı sinerjiden istifade ettik. VitrA adı altında dünyanın çeşitli ülkelerinde pazarlama organizasyonları vardı, İngiltere’de, Almanya’da, Rusya’da, ABD’de... Ve bağlı temsilcilikler vardı başka ülkelerde... Bu vasıtayla biz pazara kolay girdik. Zaten Vitra markası bir sürü Batı ülkesinde çok iyi tanınan bir markaydı, bundan da istifade ettik. Ama biz bunu biraz daha ileri götürdük, hedef olarak Afrika ülkelerini aldık. Tanzanya’ya ilk defa geçen ay bir yükleme yaptık ve devam edecek ve teklif verdiğimiz Benin, Gabon, Fildişi Sahilleri ve Nijerya da var. Buralarda bir Türk malını görmek ilginç olsa gerek. Ama satışlarımızı ağırlıklı olarak Ortadoğu Bölgesi’ne ve İrlanda ve İngiltere’ye yapıyoruz. İrlanda’da çok önemli bir marka haline geldiğimizi söyleyebilirim. Eczacıbaşı Karo Seramik kardeş kuruluşumuzun İrlanda’da bir üretim tesisi ve satış ve dağıtım organizasyonu var. İrlanda ve İngiltere’ye mal satmak Afrika’ya mal satmaktan daha zor, çünkü kalite faktörü oralarda ön plana çıkıyor. Oralarda lokal üreticilere karşı hem fiyatınızla hem de kalitenizle rekabet edebiliyorsanız gerçekten büyük iş yapıyorsunuz demektir. Suudi Arabistan’da da ürünlerimiz var, soğuk bir ülke olan İzlanda’da da malımız var. Yapı kimyasalları aplikasyon sırasında iklim koşullarına bağlı olarak çok farklı tepkiler verebilir. İzlanda’daki ürünümüz orada bir sorun çıkarmıyor, ama farklı bir formülle Suudi Arabistan’daki müşterimize de çok sıcak altında uygulanabilen bir ürün de verebiliyoruz.

YALITIM: Yurtiçi satışlarınız ile ihracat oranları nedir?

HÜSEYİN BİLMAÇ: Şu anda % 30 ihracat, % 70 yurtiçi satışlarımız var, fakat hedefimiz yüzde elli - yüzde elli...

YALITIM: Halkla İlişkiler çalışmalarınızda hangi stratejileri izliyorsunuz?

HÜSEYİN BİLMAÇ: Halkla İlişkiler faaliyetlerinin managementı İntema tarafından yapılıyor. Tüm yapı grubu kuruluşlarının halkla ilişkiler faaliyetlerinde tek merkezli bir yönetim sistemimiz var. Reklam ve Halka İlişkiler çalışmalarımız İntema Pazarlama Müdürlüğü tarafından yürütülüyor.

Halkla ilişkiler çok geniş bir kavram, sadece seminerler değil, fuarlar da bunun içine giriyor.  

Eczacıbaşı Yapı Grubu’nda, ortak bir konsept halinde fuarlara grup olarak katılmaktayız. Ayrıca İntema’nın Partners Club projesi var. Partners Club, Türkiye’de ilklere imza atan bir proje. Mimar mühendis gibi eğitimli, karar veren ve mal satın alan bir kitle için oluşturulan bir klüp projesi. Bu projenin içerisinde yer alanlar kendilerine tanınan haklardan istifade ederek Eczacıbaşı ürünleri kullandıklarında bir takım artılar kazanırlar. Bu sisteme, iki yıldır VitrAfix markalı ürünü de desteklemek adına yapı kimyasallarının uygulama ustalarını da dahil ediyoruz. İntema Pazarlama Müdürlüğü direct mailing yaparak şirketlerdeki yenilikleri ya da lansmanı yapılacak yeni ürünleri Partners Club üyelerine duyuruyor. Beş bine yakın adres var Partnerts Club projesinde. Yönetim İntema’da, ama üretici kuruluşlar da bu projenin içerisinde yer alıyorlar.

YALITIM: Krizleri nasıl atlattınız, ya da atlatabildiniz mi? İhracat yapmanız avantaj getirdi mi?

HÜSEYİN BİLMAÇ: Krizin etkilerini azaltmada tabiki en önemli faktörlerden birisi ihracat oldu. Sürekli taze para akışı vardı ihracat sayesinde. İkincisi Eczacıbaşı gibi büyük bir topluluğun içerisinde yer almak ve grup sinerjisinden istifade etmek çok büyük bir avantajdı. Üçüncü olarak da hem grup stratejileri paralelinde hareket ettik, hem de firma bazında aldığımız bazı sıkı tedbirler de önemle uygulandı.

HÜSEYİN BİLMAÇ KİMDİR?

1958 Ankara doğumlu olan Hüseyin Bilmaç Ankara Başkent Deneme Lisesini bitirdi. Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Çukurova Üniversitesi İşletme Fakültesi ve Cambridge University Language Course’ta eğitimini tamamladı. Petkim Holding (Petlas A.Ş.) AR-GE ve Üretim Müdürlükleri,

Ege Seramik A.Ş.’de Üretim ve Frit, Sır Hazırlama Müdürlükleri, Markem Yapı Kimyasalları San. ve Tic. A.Ş’de İşletmeler Müdürü, Pazarlama Müdürü, Yurtdışı Satış ve Pazarlama Müdürü olarak görev aldı.Bilmaç, AFSAD ve İstanbul Ticaret Odası’na üye.


 

---

R E K L A M