Isı Yalıtımı Konusunda Sektördeki Kullanıcıların Tercihlerinin Belirlenmesi / Trabzon İli Örneği

16 Ekim 2009 | TEKNİK MAKALE
76. Sayı (Ocak - Şubat 2009)

Yrd. DoçDr. Esma MIHLAYANLAR / Trakya Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü Yapı Bilgisi Anabilim Dalı Öğr. Gör. Filiz UMAROĞULLARI / Trakya Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü Yapı Bilgisi Anabilim Dalı

Yaşanan enerji krizleri ile birlikte, ülkemiz ve dünyadaki enerji kaynaklarının azalması ve çevre kirliliğinin artması nedeniyle yalıtım konusuna verilen önem artmıştır. Türkiye'de enerjinin yüzde 31'i bina sektöründe kullanılmaktadır. Harcanan bu enerjinin yüzde 85'i ısıtma amaçlı tüketilmektedir. Yalıtım sayesinde daha az enerji tüketen ve çevreyi daha az kirleten çevre dostu binalar elde edilecektir.

 

Yalıtım sistemleri ısı, su, ses ve yangın gibi farklı amaçlar için uygulanmaktadır. Bu sistemlerin her birinin ayrı ayrı önemi bulunmaktadır. Yalıtım sistemlerinin amacı, yapı elemanlarını dış etkilerden koruyarak kullanıcılar için gerekli sağlık ve konfor şartlarını sağlamaktır.

 

İnşaat sektöründe kullanılan yalıtım malzemeleri farklı sistemlerle uygulanmaktadır. Yalıtımdan beklenen sonucun tam olarak alınabilmesi için yalıtım malzemesinin, sisteminin ve uygulamasının önemi büyüktür. Yanlış uygulamalar yarardan çok zarar getirebilir. Bunlar insanların yalıtım konusundaki düşüncelerini olumsuz etkileyebilmektedir. Bu yüzden sistemin doğru seçilmesi ve seçilen sisteme uygun malzeme kullanılması ve uygulamanın kurallara uygun bir biçimde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

 

Bu çalışma Trabzon'da yalıtım malzemesi üreten bir firmanın düzenlemiş olduğu seminer sırasında sektördeki kullanıcıların yalıtım uygulamaları konusundaki eğilimlerini belirlemek amacıyla 60 kişiyle gerçekleştirilmiştir. Kullanıcılara daha çok, ısı yalıtımı konusunu içeren sorular yöneltilmiştir.

 

Bu anket çalışmasında katılımcıların yalıtım malzemesi veya sistemine bakış açıları, tercih nedenleri, malzeme hakkındaki görüşleri belirlenmeye çalışılmış ve istatistiksel olarak sunulmuştur.

 

Değerlendirme

Anket çalışması toplam 22 sorudan oluşmaktadır. Öncelikle katılımcıların profilini belirlemek için mesleği, yaşı ve meslek tecrübesi hakkında sorular sorulmuştur. 

  

Katılımcıların meslek dağılımlarına baktığımızda; yüzde 11.2 mimar,  yüzde 17.7 makine mühendisi, yüzde 35.4 inşaat mühendisi ve yüzde 35.4 ise diğer meslek gruplarından (inşaat malzemesi satıcısı, yalıtım ustası, inşaat teknikeri, inşaat ustası, esnaf, iç mimar ve müteahhit) oluştuğu görülmektedir.

 

Katılımcıların yaşlarına baktığımızda yüzde 16.1'i 25-30 yaş arası, yüzde 21'i 30-35 yaş arası, yüzde 11.3'ü 35-40 yaş arası ve yüzde 51.6'sı 40 yaş üzerinde olduğu görülmektedir.

 

Katılımcıların mesleki deneyimlerine bakıldığında yüzde 20'sinin 1-5 yıl, yüzde 14'ünün 5-10 yıl, yüzde 21.3'ünün 10-15 yıl, yüzde 19.6?sının 15-20 yıl ve yüzde 24.5 oranında ise 20 yıldan fazla mesleki tecrübeye sahip olduğu görülmektedir.

 

 

Katılımcılardan yüzde 91.6'sının inşa ettiği binalarda yalıtım uyguladığı, yüzde 8.4?ünün ise yalıtım uygulamadığı görülmektedir.

 

Katılımcıların yüzde 55.4'ünün ısı yalıtımına, yüzde 38'inin su yalıtımına, yüzde 6.5'inin ses yalıtımına öncelik tanıdığı ve yangın yalıtımını dikkate almadığı görülmektedir.

 

Yalıtım uygulamasının kim tarafından tercih edildiği sorulduğunda yüzde 48'inin yalıtımı kendisinin önerdiği, yüzde 17.7'sinin uygulayıcı tarafından önerildiği, yüzde 27.4'ünün tüketici tarafından tercih edildiği, yüzde 6.4'ünün ise diğer nedenlerle (yasa gereği, kurum önerisi vb) olduğu görülmektedir.

 

Isı yalıtımı uygulamasının katılımcıların yüzde 19'u tarafından mevcut binalarda, yüzde 81'inin ise yeni yapılacak olan binalarda talep edildiği görülmektedir.

 

Katılımcıların ısı yalıtımını bina türü olarak yüzde 35'inin müstakil konutlarda, yüzde 35'inin toplu konutlarda, yüzde 28'inin kamu yapılarında ve yüzde 2'sinin diğer binalarda (işyeri vb.) tercih edildiği görülmektedir.

 

Isı yalıtımının tercih edildiği yapı elemanları sorulduğunda, katılımcıların yüzde 34.1'i duvarlarda, yüzde 20'si çatılarda, yüzde 9.4'ü zeminde, yüzde 3.5'i betonarme elemanlarda (kolon, kiriş, perde) ve yüzde 33'ünün de hepsinde tercih ettiği görülmektedir.

 

Duvarlarda ısı yalıtım sistemlerinden hangisinin tercih edildiği sorusuna, katılımcıların yüzde 7.6'sının içeriden yalıtımı, yüzde 46.9'unun dışarıdan yalıtımı, yüzde 45.5'inin çift duvar arası yalıtımı tercih ettiği görülmektedir.

 

Katılımcıların ısı yalıtım sistemini seçme nedeni olarak yüzde 17.7'si ekonomikliği, yüzde 19.4'ü kolay uygulanabilirliği, yüzde 62.9'u doğru sistem olması tercih nedenleri olduğu görülmektedir.

 

Katılımcıların ısı yalıtım sisteminde tercih ettiği ısı yalıtım malzemesi olarak yüzde 6.7 taşyünü, yüzde 16 camyünü, yüzde 44 EPS, yüzde 21.3 XPS, yüzde 12 poliüretan köpük tercih edildiği görülmektedir.

 

Katılımcıların Isı Yalıtım Yönetmeliği ve TS 825 hakkındaki bilgileri sorulduğunda yüzde 50'sinin evet, yüzde 50'sinin ise hayır cevabını verdiği görülmektedir.

 

Katılımcılara ısı yalıtımıyla ilgili herhangi bir eğitim programına katılıp katılmadıkları sorulduğunda; yüzde 25'inin katıldığı, yüzde 75'inin katılmadığı görülmektedir.

 

Isı yalıtım uygulamaları yapılırken katılımcıların yüzde 70'inin TS 825'te öngörülen ısı ve nem hesaplarını dikkate alırken, yüzde 30'unun dikkate almadığı görülmektedir.

 

Katılımcılara ısı yalıtımlı bir binada oturup oturmadıkları sorulduğunda, yüzde 37.5'inin yalıtımlı binada oturduğu, yüzde 62.5'inin yalıtımsız binada oturduğu görülmektedir.

 

Isı yalıtımının kullanıcıya kazandırdıkları sorulduğunda, katılımcıların yüzde 17.4'ü ısıl konfor, yüzde 4.3'ü yapısal konfor, yüzde 29'u düşük yakıt giderleri, yüzde 5.8'i daha az çevre kirliliği olarak cevaplandırıldığı görülmektedir.

 

Isı yalıtımı olmayan binalarda görülen sorunlar katılımcılar tarafından yüzde 10.8'i boya kabarmaları, yüzde 9.5'i küf mantar oluşumu, yüzde 8.1'i ısıl konforsuzluk, yüzde 14.9'u fazla ısıtma giderleri, yüzde 56.7'si ise hepsi olarak cevaplandırıldığı görülmektedir.

 

Katılımcılardan yerel yönetimlerin ısı yalıtımı konusuna verdiği önem değerlendirilmesi istendiğinde, yüzde 5.2'si iyi, yüzde 28.1'i orta, yüzde 66.7 yetersiz olarak cevaplandırıldığı görülmektedir.

 

Katılımcılardan, ısı yalıtımı konusuna sivil toplum örgütlerinin ve meslek odalarının gösterdikleri önemin değerlendirilmesi istenildiğinde, yüzde 1.8 çok iyi, yüzde 12.7 iyi, yüzde 45.5 orta, yüzde 40 yetersiz olarak cevaplandırıldığı görülmektedir.

 

Isı yalıtımı uygulamalarına devletten destek sağlanması konusunda katılımcılardan yüzde 82.1'i evet, yüzde 17.9'u ise hayır cevabını verdiği görülmektedir.

 

Sonuç ve Öneriler

Yapılan anket çalışmasının sonucunda, sektör kullanıcılarının ısı yalıtım malzemesi ve sistemine bakış açıları, tercih nedenleri ve malzemeler hakkındaki bilgi seviyeleri gibi özellikler belirlenmiş ve ayrıntılı olarak sunulmuştur.

 

Katılımcılardan yüzde 91.6'sı inşa ettiği binalarda yalıtım uyguladığını öne sürmesine rağmen uygulanan yalıtımların yeterli olmadığı ve eksik yapıldığı bilinmektedir.

 

Elde edilen sonuçlardan katılımcıların en çok ısı yalıtımına öncelik verdikleri görülmektedir. Ülkemiz şartları ve enerji krizleri düşünüldüğünde, bu sonucun elde edilmesi olağandır. Ancak yalıtım uygulamalarının bir bütün olarak ele alınması gerektiği unutulmamalıdır.

 

Isı yalıtım uygulamasının kimin tarafından tercih edildiği incelendiğinde; yüzde 27.4'ü tüketici tarafından tercih edilmektedir. Bu durum tüketicilerin bu konuda daha fazla bilinçlendirilmesi gerektiğini göstermektedir. Ayrıca yasa ve yönetmelikle ısı yalıtımının zorunlu olduğunun kullanıcılar tarafından bilinmediği görülmüştür.

 

Isı yalıtımının yüzde 81 oranında yeni yapılacak binalarda uygulandığı görülmektedir. Ülkemizdeki yalıtımsız mevcut binaların sayısının oldukça fazla olduğu bilinmektedir. Bu binaların da enerji tüketiminin azaltılması ve gerekli konfor şartlarının sağlanması açısından yalıtılması ulusal ekonomi açısından çok önemlidir.

 

Isı yalıtımının tercih edildiği yapı elemanları sorulduğunda duvarlarda ısı yalıtımına daha fazla önem verildiği, fakat yalıtımın tüm yapı elemanlarını koruyacak şekilde ve kesintisiz olarak yapılması gerektiği unutulmamalıdır.

 

Isı yalıtım sisteminin tercihinde, içeriden yalıtımın çok az oranda tercih edildiği, dışarıdan ve çift duvar arası yalıtımın ise yaklaşık olarak eşit oranda tercih edildiği görülmektedir. Çift duvar arası yalıtım sisteminin ülkemiz şartları için doğru uygulanmadığı bilinmektedir. Ayrıca fazla ısı kaybeden yüzeyler (ısı köprüleri) olan kolon, kiriş ve döşemeler yalıtılamadığı için yalıtım performansının düşük olduğu unutulmamalıdır. Dışardan yalıtım sistemi ise hem yapı elemanlarının ısıl performansı açısından hem de binanın kullanım ömrünün arttırılması açısından en doğru sistemdir.

 

Katılımcıların ısı yalıtım yönetmelikleri hakkında bilgilerine bakıldığında, yarısının bilgi sahibi olmadığı yüzde 75'inin de herhangi bir eğitim programına katılmadığı dikkat çekmektedir. Bu sektörde hizmet veren kişilerin yasa, yönetmelikler ve uygulamalar konusunda bilgilendirilmesi sağlanmalıdır.

 

Katılımcılar, ısı yalıtımının daha çok yakıt giderlerini düşürerek kullanıcılara katkı sağladığını düşünmektedirler. Isı yalıtımının binanın ısıl performansını, kullanım ömrünü ve çevre kirliliğini olumlu yönde etkilediği de unutulmamalıdır.

 

Yalıtımın önemini topluma daha iyi anlatmak ve yalıtımın yararları konusunda bilinçlenmeyi sağlamak için pek çok kişi ve kuruluşa görev düşmektedir. Yerel yönetimlerin ve yapı denetim kadrolarının eğitimleri sağlanmalıdır. Bu konuda çalışan sivil toplum örgütleri ve meslek odaları da seminer, konferans vb. eğitimlerle bilinçlendirme faaliyetlerini artırmalıdır. Ayrıca yalıtım malzemesi üreticilerinin de malzeme seçimi, doğru ve kaliteli uygulama konusunda kullanıcılara yönelik eğitici çalışmalarda bulunmaları gerekmektedir. Yapıların uzun yıllar performansını yitirmemesi ve yalıtımdan beklenen sonucun alınması ancak standartlara uygun bir biçimde yalıtılması ile gerçekleştirilebileceği unutulmamalıdır.

 

Yrd. DoçDr. Esma MIHLAYANLAR / Trakya Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü Yapı Bilgisi Anabilim Dalı
Öğr. Gör. Filiz UMAROĞULLARI / Trakya Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü Yapı Bilgisi Anabilim Dalı

 


İlginizi çekebilir...

Pratik ve Çözüm Üreten Bitümlü Örtülerde Çeşitlilik Artıyor

Gelişen teknoloji ve değişen ihtiyaçlar doğrultusunda dünya genelinde yapıların ve inşaat tekniklerinin değiştiğini gözlemliyoruz. Bu değişimlere bağl...
21 Kasım 2024

Üzeri Kumlu Her Membran, Proof Membran Değildir

Piyasada ticari adı proof olan çift yüzü polietilen kaplı bazı membranlar ve bir yüzü kumlu diğer yüzü polietilen film kaplı viyadük membranları,proof...
22 Ağustos 2024

Su Yalıtımsız Bina Sismik Performansını Sürdüremez

Binanızın statik hesapları ve zemin etüdleri mükemmel bir şekilde yapılmış, uygulaması en kaliteli malzemelerle ve üst düzey işçilikle yapılmış olabil...
20 Mayıs 2024

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Enerji & Doğalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeşilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü Kataloğu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü Kataloğu
  • Yalıtım Sektörü Kataloğu
  • Su ve Çevre Sektörü Kataloğu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.