toplantı mak lazım. 825 binayı bir bütün olarak inceliyor. Binanın Q değerini sınırlıyor Ama hala bir alışkanlığımız var, 825'e göre duvar şöyle olmalı, çatı böyle olmalı diyoruz. Halbuki yönetmelik fikir olarak bunlara karışmıyor. Hepsinin bütünü sonucuna karışıyor. Farklı düşüncelerle yapılan yalıtımın sonucunda Q değeri tutuyorsa yönetmelik uygulanmış demektir diyor. Her derde deva yalıtım malzemesi yok, hepsinin bir takım özellikleri var, kullanılırken bir takım terslikleri var. Bizim biran önce bu konuda bir çalışma yapmamız gerekiyor. Deney odasında elde edilen test sonuçlarının bir anlamı yok. Uygulamalardaki hataları gördükten sonra, örneğin termal kamera testinin mevcut yapılar üzerinde yapılmasının daha doğru olacağını düşünüyorum. Bir de ısı yalıtım malzemeleri konusunda hemfikir olmamız gerekiyor. Matematiksel eşitliklerde, test sonuçlarıyla ve görüşerek hemfikir olunur. Onun için bu konuda bir an evvel forum düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Yücel BAĞBAŞI ODE Genel Müdür Yardımcısı Ülkemizde çoğunluk firma insana yatırım konusunun önemini hala tam anlamıyla kavrayamamış durumdadır. Halbuki insana yatırım firmanın geleceği açısından önem derecesi en yüksek yatırımdır. Tabi ki bundan işletmelerin hala daha insan kaynağının önemini tam olarak algılayamamalarının yanı sıra profesyonelleşme ve kurumsallaşma yolunda tam olarak bilince varamamış olmalarının da etkisi var. Burada önemli olan sadece istediğimiz kalitede bir personelin işe alınmasıyla bitmiyor. Asıl iş bundan sonra başlıyor. Eğitim, planlı programlı ve ihtiyaca yönelik personelin eğitilmesi, bilinçlendirilmesi ve şirket kültürüne uygun yetiştirilmesi firmanın geleceğinin en büyük taahhüdüdür. Firmaların bu eğitimin yanı sıra personelinin performansını düzenli olarak takip edip performansa dayalı bir sistem oluşturmaları gerekmektedir. Bu sistem performans değerlendirme sistemi, ücret yönetimi sistemi ve iş değerlendirme sistemi gibi üç önemli ayağı kapsayan performans yönetimi ile sağlanabilir. Hali hazırda kurumsal firmaların uyguladıkları bu veya buna benzer sistemlere küçük ölçekli firmalar çekinerek bakmaktadırlar. Bunun ana sebeplerinden biri de maliyetinin yüksek olacağı düşüncesidir. Kısa vadede getireceği küçük bir ek maliyet, orta ve uzun vadede firmaya getirisinin çok altında kalacağı gibi, kurumsallaşma yolunda önemli bir adım atılmış olur. Tabi ki bu sistemden bahsederken firmanın bir organizasyon şeması ve görev tanımlarına sahip olduğunu düşünüyorum. Daha önce de bahsettiğim gibi bunlar çok büyük maliyetler tutmamakta. Bu konularda hizmet veren bir sürü danışman firma bulunmakta, hatta bazıları ücretsiz olarak firmanın durumunu tespit edip, önerilerde bulunuyorlar. isteyen yönetici arkadaşlara ben de bu firmaların telefon numaralarını verebilirim. Burada Yalıtım dergisine de büyük görevler düşmekte. Ayrılacak bir yönetim sayfasında profesyonel yöneticilik konusunda deneyimli arkadaşların yazılarıyla sektördeki firmalara yön gösterebilir. Çünkü kendi sektörümüzdeki yönetici arkadaşlar olayı salt teorik yönüyle değil, yaşadıkları tecrübeleriyle ve firmalarındaki gelişmeleri aktararak, pratik olarak da yönetim bilgilerini aktarabilirler. irfan ÇELİMLİ Kipaş Genel Müdürü Dergimizin yayın politikasını ilgilendiren üç önemli bakış açısından bahsetmek istiyorum. Öncelikle yayın konuları ile ilgili yeni bir yaklaşım getirmeliyiz, diye düşünüyorum. ısı-Su-Yangın-Titreşim, Ses olarak alınabilir. Ülke ekonomisindeki ağırlığı ile sektör açısından gereklilikler dikkate alınarak herbir başlık dengeli bir şekilde genel kapsama dağıtılmalıdır. Tabii ki enerji kayıplarının azaltılması ve ulusal ekonomimizin iyi korunması açısından. ısı yalıtımına daha fazla önem vermemiz gerekir. Özellikle yapı ısı yalıtımları ile ilgili yeni TS 825 yönetmeliğinin minimum gereklilikleri ve daha da fazla iyileştirilmesi durumundaki faydalar her sayıda vurgulanmalıdır. Çeşitli yapı malzemelerine ait tipik uygulamalardan örnekler verilmeli ve ekstra yapılan yalıtım yatırımı için harcanan giderin çeşitli bölgeler esas alınarak, hangi sürelerde geri kazanıldığından örnekler verilmelidir. ikinci olarak da Yalıtım Dergisi'nin dağıtımındaki kriterler gözden geçirilmelidir. Sektöre! bazda ve ülke genelinde yeni bir ajanda oluşturulmalıdır. Bunun için; Yerel yönetimlerdeki Fen işleri ve Planlama Bölümlerine ücretsiz dağıtımlar planlanmalıdır. Üniversitelerin inşaat Mimarlık ve Makine Bölümlerine dağıtım yapılmalıdır. Yapı denetim gruplarına, inşaat mimari tasarım bürolarına ve uygulamacı firmalara tanıtımlar gönderilmelidir. Baskı sayısı da dergi ekonomisine paralel sürekli artırılma yönünde geliştirilmelidir. Diğer bir önemli nokta da dergi yayın kapsamını oluşturan yazı, makale ve sektör haberlerinin düzenlenmesi açısından bakmaktır. Özellikle dergimize yazı, makale, güncel çeviri başlıklar altında ürün sağlayacak sektör uzmanları ile iletişim kurulmalıdır. Öncelikle üniversitelerde sektör çalışanlarından iyi bir portföy oluşturulması ve sürekli bunun genişletilmesi yenilenmesi amaçlanmalıdır diye düşünüyorum. ı:ı YALITIM• ŞUBAT 2001 2 3
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=