Yalıtım Dergisi 171. Sayı (Haziran 2018)
ÖDÜL 2017 dolaylı olarak katkıda bulunmuştum... Yıllar içinde de tabii çok gelişmeler oldu... 1984’te bütün imar yetkileri bakanlık- tan belediyelere devredildi. Ondan önce hiçbir belediye imar değişikliğinin son kararını veremiyordu, son kararı onaylayan İmar ve İskan Bakanlığıydı ama 1984’ten beri imarın artısı ve eksisi tamamen belediyelere ait. Bununla birlikte son yıllarda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve bazen Turizm Bakanlığı ve hatta Toplu Konut İdaresi bile imar işlerine karışıyor. Ben şah- sen imar konusunun bu kadar çok kuruluşa dağılmasını pek doğru bulmuyorum...” diyerek şöyle devam etti: “Ülkemizde enerjinin yüzde kırkı konutlarda kullanılıyor ve konutlarımızın da yüzde sekseninde yalıtım yok. Eğer bu binalarda yalıtım olmuş olsa cari açığımızın yüzde 15’ini kapatmış olacağız. Diğer taraftan kendi oturduğum binanın dış cephesine bir iki yıl önce yalıtım yaptırdık. Tabi bizler tüketici olarak tam detayları bilemiyoruz fakat Almanya’dan gelen mühendis bir arkadaşım, bu yalıtımın üç santimetre kalınlığında EPS levhalarla yapıldığını görünce çok şaşırmıştı. Almanya’da 12 santimetre kalınlığında levhalar kullanıldığını söylemişti. Isı yalıtımının dışında su yalıtımı da çok önemli. Binalarımızın bodrum katları genelde su içinde. Bu da depremde en büyük riski oluşturan korozyona neden oluyor. Ülkemizdeki binala- rın çoğunda su yalıtımı olmadığı ve altı milyon binanın deprem riski olan bölgelerde yer aldığı dikkate alınırsa konunun önemi bir kez daha anlaşılır. Gürültü ise insanları rahatsız eden, insanların yaşamını etkileyen, kalp hastası olmalarına, hatta intiharlara bile sebep olabilen bir unsurdur. Yalıtım ile gürültü arasında da bir ilişki vardır. Gürültüyü engellemek için yalıtım yapılmalı, çift cam kullanılmalı ve benzeri önlemler alınmalıdır. Bugün İstanbul’un caddelerinde ölçülen gürültü seviyesi 70 ile 80 desibel kadar. Halbuki bunun 55 veya 60’ı geçmemesi gerekiyor. Ayrıca bildiğiniz gibi Paris Anlaşması’na göre ülkeler iklim değişikliğini engellemek için önlemler almak zorundalar. Türkiye de saldığı karbondioksiti azaltacağına söz vermiş durumda. Bunun azalabilmesi için de yine yalıtım konusu önemli bir unsur haline geliyor. Yani yalıtım çok önemli bir konu”. YILIN YATIRIMI: ODE ESKİŞEHİR FABRİKASI Samsunlu, konuşmasının ardından Yılın Yatırımı Ödülü’nü ODE Yalıtım Danışmanı Tuncay Ayhan ile ODE’nin Eskişehir fabrikası Üretim Direktörü Onur Yıldırım’a takdim etti. Ödülü aldıktan sonra kısa bir konuşma yapan ODE Yalıtım Danışmanı Tuncay Ayhan, “Bu ödülü almak ODE camiası adına çok gurur verici. Herkesin çabasıyla güzel bir iş yaptık. Ülkemize güzel bir eser kazandırdığımızı düşünüyorum ama daha çok yolu- muz var. Önümüzdeki yıllarda bu yatırımı ikiye, üçe, hatta dörde katlamayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı. 44. Hükümet İmar ve İskan Bakanı ve İTÜ İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Samsunlu Prof. Dr. Ahmet Samsunlu, Yılın Yatırımı Ödülü’nü ODE Yalıtım Danışmanı Tuncay Ayhan (solda) ile ODE’nin Eskişehir fabrikası Üretim Direktörü Onur Yıldırım’a (sağda) takdim etti 34 Yalıtım / Haziran 2018 yalitim.net
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=